• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi24
Bugün Toplam489
Toplam Ziyaret1062480
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Kenan Kaplan
meretukokenan@hotmail.com
Çerkes Hakları Mücadelesi
23/12/2011

ÇERKES HAKLARI İNİSİYATİFİ'nin Çerkeslerin yeni anayasadan beklentilerini siyasi platforma taşıması Çerkes Halkı tarafından büyük bir memnuniyet ve takdir duygusuyla karşılandı. Öncelikle halkımıza duyarlı ilgisi ve desteği için teşekkür ediyoruz. Bu destek bizlere, vermiş olduğumuz varlık ve kültürel haklar mücadelesinde büyük bir güç verdi.
Bu arada eleştirenler yok muydu?
Elbette vardı.
Mesela, halkımız adına hiç birşey üretmeyenlerin oluşturduğu ''birbirlerine benzeyenler'', Çerkes tanımı yapma çabasından öteye geçemedikleri gibi tanımladıkları Çerkes varlığı adına da hiçbir talep ve eylem ortaya koyamayanlar, işbirliği yapmayı kendilerine biat edilmesi şartına bağlayanlar, yapılanları eleştirerek varlıklarını sürdürebileceklerini zannedenler...
 
Elbete bunların ÇHİ'yi anlamalarını ve işbirliği yapmalarını beklemek abesle iştigal etmek olur. Artık halkımız ÇHİ'nin vermek istediği mesajı çok iyi anlamış, gerçekleri net olarak görmüş ve değerlendirmiştir.
 
Bundan sonra Çerkes Halkının kimlik ve kültürel haklar mücadelesinde, politika üretemeyenlerin, eyleme geçemeyenlerin, çeşitli kaygılarla bu mücadelede görünür olmaktan çekinenlerin, halkına önderlik misyonu üstlenmekten korkanların devri sona ermiştir. Bunların artık ÇHİ eylemlilik sürecini eleştirerek varlıklarını sürdürmeleri mümkün değildir.

ÇHİ'nin nereye koştuğunu mesafe açıldığı için oturdukları yerden göremeyenlere mereklarını gidermek için söyleyelim: ÇHİ, Çerkeslerin ve tüm azınlikların kendi dilleri, kendi kültürleri, kendi kimlikleriyle eşit yurttaşlar olarak yaşayacakları bir Türkiye'nin kurulması gibi onurlu bir demokrasi mücadelesinde Çerkes Halkı adına saygın yerini almak, Türkiye'nin demokratik dönüşümüne katkı sunmak için koşuyor. Elbette halkı adına koşmaya ufukları ve mecalleri yeterli olmayanların bunu anlaması mümkün değildir.
 
Bazı eleştiriler de Kaffed'le neden işbirliği yapılmadığı söylemine odaklanıyor. Bu konuya da bir açıklık getirmek gerekiyor. Kaffed, sitesinde bir duyuru yayınlayarak tüm kişi ve kurumlardan önerilerini beklediğini, bu önerileri değerlendirererek hazırlayacakları metni meclis başkanlığına ileteceklerini ilan ediyor.
Şimdi soruyorum: Bu nasıl bir işbirliği anlayışıdır?
Önerileri alacaksınız ama metni siz hazırlayacak, bunu da tüm kesimlerin ortak metni olarak deklere edeceksiz.
Peki, nerede önerenlerin iradesi?
Bu düpedüz benim irademe tabi olun demekten başka bir şey değildir. Halbuki işbirliğinde gerçekten samimi olunsa idi tüm kesimlere çağrı yapılarak anayasa komisyonu oluşturmak üzere üye istenir, oluşturulan komisyon tüm kesimlerin önerilerini ortaklaştırarak bir metin hazırlar, bu metin de tüm kesimlerin ortak görüşünü yansıtan, altına imzalarını koydukları bir işbirliği metni olurdu. Kaffed'in şimdi hazırlayacağı metinse bir mizansenden öteye  gitmeyen Kaffed metni olacaktır.
Kaffed'in bundan sonra işbirliğinden ne anladığını açık olarak deklere etmesi ve samimiyetini ortaya koyması gerekiyor. Biz ÇHİ olarak işbirliğini, halkımız adına yapılacak tüm çalışmalarda eşit şartlarda, gücümüzü ve enerjimizi birleştirerek ortak hareket etmek olarak anlıyoruz ve bu anlamda her türlü işbirliğine hazırız. “Patron benim” yaklaşımıyla ya da biat kültürüne dayalı yaklaşımlarla işbirliği yapmamız söz konusu değildir.
Yapmadıklarımızı ya da yapamadıklarımızı başkaları yapıyorsa, yapılan iş doğru olsa bile, ''niyetleri farklı'', “amaçları bizi bölmek, parçalamak”, “dolgu malzemesi olarak kullanmak”...  gibi yorumlarla kendi dışındakileri suçlamak, bu yolla sorumluluklarından kurtulduklarını sanmak, bundan sonra kurumları ve kişileri sorgulanmaktan kutaramayacaktır.
Artık süre kısalıyor, altımızdaki zemin kayıyor. Yeni bir anayasa yapılacak ve Türkiye'nin gelecek 50-100 yılı yapılandırılacak. Eğer Çerkes Halkının varlığını görünür kılamazsak, taleplerimizi Türkiye'nin gündemine getiremezsek, tarih sahnesinden silinip gideceğiz.
İşte bu acı gerçeğin ışığı altında Çerkes Halkı adına sesleniyoruz;
Kime mi?
Asimilasyoncu hakim etnik unsurun vuneutluğuna soyunarak, Çerkes halkının varlık mücadelesini Kürt düşmanlığı üzerinden karalamaya çalışan ''birbirine benzeyenler'' güruhuna.
Kime mi?
Sadece kendisi için demokrasi isteyenlere?
Kime mi?
Kavram kargaşası yaratarak varlık ve demokrasi mücadelemizde ayakbağı olanlara.
Kime mi?
Biat kültürüyle asimilasyon sürecini tamamlamak isteyenlere.
Kime mi?
Yapmaya cesaret edemediklerini başkaları yaptığında hazmedemeyenlere.

Hepsine tek sözümüz var:
Gölge etmeyin, başka ihsan istemez !

__________ 

Not: Bu yazı, ÇHİ'nin Çerkeslerin yeni anayasadan beklentilerini siyasi platforma taşıması sürecinde ''ÇHİ nereye koşuyor'' başlığı altında sanal ortamda rencide edici ifadelerle ÇHİ'yi karalamaya çalışan ve yine ÇHİ'nin çabalarını bölücülükle özdeşleştirmeye çalışan kişi ve gruplara cevaben yazılmıştır.   



3133 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ÇERKESLERİN VAROLUŞ MÜCADELESİ - 24/01/2022
Devletimiz, Çerkeslerin varlıklarını yaşatmak, geleceğe taşımak ve atavatanlarına sahip çıkabilmek adına farklı arayışlar içine girmelerine yol açabilecek bir duyarsızlık içinde olmamalıdır.
Çerkes Soykırımının 150. Yılında “Asimilasyona Hayır” Diyen Çerkesler ÇDP’yle “Biz de Varız” Diyecek - 01/06/2014
İnanıyoruz ki hayalini kurduğumuz geleceğin Türkiye’sinde Çerkes Halkı ve ÇDP belirleyici unsurlar olacaklardır.
Sevgili Faruk Dok, - 14/04/2014
Son telefon görüşmemizde, “Çerkesleri dilinden, kültüründen, kimliğinden, tarihinden, anavatanından soyutlamayı amaçlayan, Çerkes Halkına iradesi dışında başkalarınca belirlenen, sınırları çizilmiş bir yaşam tarzını kabullenemiyorum” demiştin.
Sayın Süleyman Soylu, - 02/02/2014
Bundan sonra da bu görmezden gelme tavrı devam edecek olursa Türkiye'nin en büyük üçüncü etnik unsuru olan Çerkes Halkı’nın politik tercihlerinin de buna göre şekilleneceğinin bilinmesi gerekiyor.
Kimliğimizi Ne Cemaatlere, Ne De Başka Bir Etnik Kimliğe Feda Etmeyeceğiz! - 15/01/2014
Çerkes Halkı; kendi dili, kültürü, kimliğiyle eşit vatandaş olmak, varlığını geleceğe taşımak istiyorsa Türkiye’de ki en büyük üçüncü etnik unsur olarak siyasal gücünün farkına varmalıdır.
Çoğulcu Demokrasi Hareketi - 20/11/2013
Çerkes Halkının kendine olan inancı ve geleceğine olan güveni tamdır. Halkımız geleceğin Türkiye’sinde kendi dili, kültürü ve kimliği ile eşit vatandaşlar olarak yaşama iradesini ortaya koymuştur.
Toplumsal Hastalıklarımız - 11/11/2013
Çerkes halkının gerçek evlatları artık inisiyatifi ele almalıdır. Umudumuz ve geleceğimizi inşa edecek olanlar onlardır.
Demokratik Açılım Paketi Çerkeslere Ne Diyor? - 02/10/2013
Açıkça görülüyor ki; devlet ve siyasi iktidar, varlıklarının ve taleplerinin mücadelesini verenleri muhatap alıyor ve haklarını veriyor; varlık mücadelesi vermeyenleri ve talep etmeyenleri Türk sayıyor, yok sayıyor.
Sayın Başbakan’a Duyurulur ! Çerkeslerin de Demokratikleşme Paketinden Beklentileri Var. - 27/09/2013
Ama artık Çerkes halkı, siyasal yaşamda kendisini temsil edecek bir yapı ortaya çıkarabilecek siyasal bilince ve olgunluğa erişmiştir. En kısa zamanda organize olmak ve göz ardı edilen hassasiyetlerini siyasal platformlara kendisi taşımak zorundadır.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi