• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi4
Bugün Toplam92
Toplam Ziyaret1072339
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar35.112235.2529
Euro36.587836.7344
Semerkew
Deguf Fuat
deguf@ozgurcerkes.com
Kaffed uyurken Çerkesler ne yapmalı? YENİ ANAYASA İÇİN REFERANS NOKTASI
11/10/2011

Yeni Anayasa için komisyonlar belirlenip siyasal partiler çalışmalara başlarken dakika bir gol bir iki parti; CHP ve MHP hemen kırmızı çizgilerini beyan ettiler:
"İlk üç maddeye dokundurtmayız"

Nedir ilk üç madde:
1-Türkiye Devleti bir cumhuriyettir.
2-Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
3-Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli marşı "İstiklal Marşı"dır. Başkenti Ankara'dır.
Başlı başına sorunlu üç madde. Nerden baksan tutarsız.
Tek bir örnek, diğerlerine girmeyeceğim bile.
Eğer siz Atatürk milliyetçisi değilseniz zaten bu Anayasa'ya karşı çıkıyorsunuz demektir.
Mecbur muyum Atatürk milliyetçisi olmaya? Ben, sosyalist, komünist ve enternasyonalistsem bundan Anayasa'ya ne?
Ben muhafazakâr, dindar, liberal, demokrat, anarşist, Atatürk değil de Çerkes milliyetçisiysem bundan Anayasa'ya ne?
Biz Anayasa'daki asıl soruna dönelim:
CHP ve MHP'nin kırmızı çizgilerinin yanı sıra Kürtlerin ve BDP'nin de şartları var. Anayasa'ya "Kürtlük" vurgusu ile giriş yapmak, anadil eğitimini, demokratik özgürlüğü bir kolektif hak olarak Anayasaya sokmak istiyorlar.
Tartışma da bu talepler üzerinden yürüyor.
Çerkesler, yeni Anayasa çalışmalarının yalnızca Kürtlerin demokratik hak ve özgürlükleri temelinde yürütülmesine karşı çıkmalılar. Türkiye'de onlarca azınlık var. Çerkesler, Kürtlerden sonra en kalabalık nüfus.
Dolayısıyla Anayasa çalışmalarını bireysel haklar ya da kolektif haklar diye kilitlemenin bir anlamı yok.
Bireysel hakların güçlendirilmesinin ve yasalarla güvenceye alınmasının tüm kolektif hakların da güvencesi olduğunu bilerek bu tartışmaları yürütmekte fayda var.
Gelelim referans noktasına:
Türkiye'nin, Çerkeslerin ve tüm azınlıkların, demokratların yeni Anayasa çalışmalarında referans alması gereken tek Anayasa, 1923 yılında yaptıkları bir darbeyle Türkiye Büyük Millet Meclisini ele geçiren ittihatçıların yaptığı 1924 Anayasası değil, 1921 Anayasasıdır.
1921 Anayasasında, o dönemin koşulları içinde karşıtlıklar bugünkünden çok daha derin olmasına rağmen tek ortak payda vardı. O da milletin ülkeye egemen olması ve ülkeyi kurtarmak.
Mecliste Kürdistan, Lazistan temsilcileri ve tabii Çerkesler vardı. Komünist imam, şeyh, müftü, sosyalist, liberal, ittihatçı vb. hemen herkes kendi kimliğiyle oradaydı. Onların hazırladığı anayasa bürokrasiye inanılmaz ölçüde bir meydan okumaydı aynı zamanda.
1921 Anayasası 24 maddeden oluşuyordu.
İçinde yasama, yürütme ve sonra da idari teşkilatların yapısı yer alıyordu. Tüm kararlar Şûralarla vilayetlere devrediliyordu. Özgürlük, doğuştan gelen bir haktı. Halkı devlet karşısında koruyan bir Anayasaydı ve o Anayasada kırmızı çizgi olarak ifade edilen ilk üç madde ucubesi yoktu.
Çerkeslerin 1921 Anayasasını iyi incelemesi, Türklüğü öne çıkaran, Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük faşistlerinden, ırkçılarından biri olan Mahmut Esad Bozkurt'un yaptırdığı 1924 Anayasasını temel alacak çalışmalara külliyen karşı çıkması gerekmekte.
Bunları Kaffed kuşkusuz yapmayacak. Çünkü onlar yedi uyuyanlar gibi derin bir uykuya dalmış durumda. Belki de inşaat işleri onları çok yormuştur da ondan uyuyorlardır bilemiyorum, ama sonunda işin başa düştüğü bir gerçek.
Çerkesler şu anda fiilen örgütsüz.
Bu haklı nedenle yeni Anayasa tartışmalarına toplantılarla, çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaparak, basın ya da televizyon tartışmaları yoluyla fiilen katılmalı.
Başka çaresi yok.



3031 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Gezi Casting’i Çerkeslere Hangi Rolü Verdi? - 24/07/2013
Gezi Castingi’nin orada bulunan bir avuç Çerkese uygun gördüğü rol, figüranlıktı. Diyeceksiniz ki Kurtuluş Savaşı’nda başrollerden birini oynadı da ne oldu? Gezi’ye de damgasını vuran zihniyet onları o zaman da “hain” ilân etmedi mi?
Çürüyen Kaffed İdeolojisi Ve Çerkes Dernekleri Federasyonu - 24/04/2013
KAFFED içindeki demokrat, namuslu ve Çerkes halkının taleplerini yüreklerinde hisseden dostları da bu oluşumun içinde görmek istiyoruz.
Kafkas Diasporası ve Oğuz Berk Üzerine Birkaç Söz - 22/11/2012
Kafkas Diasporası’ında yaşayıp, sosyal ve kültürel hayatımızın devamı için çaba sarf etmiş isimlere bir vefa borcu olarak mezarlarını yaptırmak üzere bir kampanya başlatılııyor. Hemen çalışma da başlatıldı ve iki kabir için isimler belirlendi bile.
ÇHİ-Aleksey Erkov görüşmesi: “SAMİMİ AMA SÖZÜNÜ SAKINMADAN” - 20/11/2012
“Twitter eylemi” ni yarın akşamdan başlayarak Rusya Konsolosluğu önünde bitecek etkinlikle de taçlandırmak gerekmez mi? O zaman tüm twitdaş Çerkeslere sesleniyorum. Haydi biraz da yarın akşamki eylemle trend topic olalım.
Vacit beye armağanımdır: BENİM ADIM EBRULİ… - 28/06/2012
Vacit beyden ricam şu. Bu işler hızlı bir tempoyu gerektirir. Ankara’nın bürokratik havası insanları ağırlaştırır, bilirim. Ama biz Çerkeslerin meselesi ACİL!!! Sizin de bu aciliyete uygun davranmanızı bekliyoruz.
ALOOO, KAFFED Mİ? WUİPÇEDIJ! - 26/06/2012
Yahu, afişi bekleyecek hal mi kaldı? Acele, tüm illerde toplantılar düzenlemen gerekir KİTLESEL olarak. Bu işin nasıl bir aciliyeti olduğunu göremiyor musunuz? Kör müsünüz kardeşim siz?
Kalbim 29 Nisan'da Kayseri'de Çarpacak - 26/04/2012
Kayseri’de Çerkeslerin artık “biz buradayız ve daha fazla erime-eritme sürecine sessiz kalmayacağız” demeye karar verdiğini gösteriyor.
Hatalara puan verirsek kim birinci çıkar? ÇERKESLER VE İTTİFAKLAR SORUNU - 26/03/2012
Şimdi Çerkeslerin kimlik mücadelesi ve kültürel hak talepleri konusunda yapılması gereken, hataları değil ortak paydaları öne çıkarmak olmalı.
Geçip Giden Nevruz-Newroz Ve Demokrasinin Takozları - 22/03/2012
Türkiye hak taleplerinin özgürce, sükûnet içinde yerine getirilebildiği, bu demokratik taleplerin de devlet tarafından güvence altına alındığı bir ülke olmak durumundadır.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi