Balkar Selçuk
selcuk@ozgurcerkes.com
Sokma Akıl -Üst Akıl- Aşık Veysel ve Siz!
25/03/2015 Uzunyayla'da köyün birinde iki kardeş yaşarmış. Evli barklılarmış ikisi de. Ama işleri daha akıllı olan küçük kardeş yönetirmiş. Çünkü büyük olanı nerde ne konuşacağını bilmeyen kıt akıllı bir şeymiş. Bir gün komşuyla bir işleri olmuş. Küçük olanı ayıp olmasın diye ağabeyini göndermiş konuşmaya. Ama giderken de tembihlemiş ne sorsalar ne cevap vereceğini. Büyük oğlan gitmiş komşuya akıllı uslu konuşmuş derdini anlatmış. Komşunun güngörmüş akıllı bir yaşlısı varmış. Büyük oğlanın konuşmasından gelmeden sıkı tembih yediğini anlamış. Derken laf uzamış ve büyük oğlanın tembihlendiği konular bitivermiş. Bizim büyük oğlan da saçmalamaya başlamış. Ev sahibi müdahale etmiş: -Tamam evladım tamam, evden aldığın tembihler bitti, çayını içtiysen kalkabilirsin! Şimdi bu KAFFED'in üst aklını oluşturanların tamamı neredeyse bu hikayedeki büyük oğlan gibiler. Sokma akılları bittiğinde saçmalıyorlar. Garip laflar çıkmaya başlıyor ağızlarından. İşte biz o zaman anlıyoruz ki KAFFED'in üst aklı Rusya'dan aldığı sokma aklının sonuna gelmiş, konu değişmiş ve üst aklın top çevirdiği alanın dışına çıkmış, gerçekleri konuşma sırası gelmiş. Çerkes Kadınları Teavün Cemiyeti'ne saldıran, ÇKTC'yi ve ÇHİ'yi ve tabii ki Çoğulcu Demokrasi Partisi’ni alenen Rusya'ya hedef gösteren ve onları “marjinal-Rus düşmanı” olmakla suçlayan Avukat Rahmi Tuna işte bu KAFFED'in üst aklını oluşturan sokma akılla günümüze kadar Çerkes halkının önünde yaşayanlardan birisidir. Ne kadar acıdır ki kendisi hiç çekinmeden halkımızın içinden çıkan kurumlarımızı ve onları ayakta tutmaya çalışan insanları Rusya'ya açıkça hedef göstermektedir. KAFFED'in üst aklı işte böyledir. Yani bir üst akıl değil, bir sokma akıldır. Ve bittiğinde kendi halkına saldırmaya başlayan bir akıldır bu. Rahmi Tuna bir Jılahsteney Çerkesidir. Jılahsteney Pşıları, Ruslar Daryal geçidine girip Kafkas dağlarının tek geçidi olan bu bölgeyi tutmak istediklerinde Rusya ile ölümüne savaş vermişlerdi. Öyle ki, “Veba'dan kurtulanı Humbeley götürüyor!” sözü aslında Jılahsteney Çerkesleri'nin verdiği bu destansı savaşta yaşadıkları kayıpları anlatmaktaydı. Eskiden Jılahsteney Çerkesleri -ki Kabardeylerin bir koludurlar-, vatanlarını ve insanlarını Ruslardan korumak için ölüme giderlerdi. Şimdi bu şanlı kavmin bir mensubu, atalarının kemiklerini sızlatmak pahasına kendi halkını kadın ve erkek ayırt etmeden Rus devletine jurnallemekte ve hedef göstermektedir. Ne kadar acı değil mi? Ben eminim buna isyan eden bir çok Jılahsteney Kabardeyi olacaktır. Ve haklılardır da. Tume Rahmi Çerkes Kadınları Teavün Cemiyeti hakkında kullandığı talihsiz sözler için, onları, ÇHİ'yi ve ÇDP'yi Rus devletine hedef gösterdiği için onlardan ve Çerkes halkından özür dilemelidir. Rusya'nın şakası olmadığını, Türkiye'de pek çok kişiye operasyon çektiğini biliyoruz. Tabii ki bir aparatcikin jurnaliyle iş yapacak değil Rusya. Ama bu yapılanın adı kendi halkına ihanettir. En azından Çerkes Kadınları Teavün Cemiyeti’nden özür dilemesi bir kişi olarak onuruna sürdüğü lekeyi biraz da olsa temizleyecektir. Sayın Tume, özür dile Çerkes kadınlarından ki ruhun arınsın. Yol yakın. O Rus devletinin savaş makinasına jurnallediğin bu kadınlar ve bu erkekler bunu hak etmiyorlar. Kibrinizden ve sokma aklınızdan sıyrılın. Halkınıza destek olun. Hala sizin için bu ahir ömrünüzde umut var. Jurnalciliği bırakıp halkınızla omuz omuza verin. İşte o zaman biz de sizin kendilerine danışılmaya değer “büyükler” olduğunuza inananırız. Yoksa elimiz kalem tuttuğu sürece sizdeki bu sokma akılla mücadele edeceğimizden emin olun. Bu konu kişisel değil, ulusal bir sorundur ve KAFFED'in bu sokma üst aklı neredeyse istisnasız kendi halkına hep Rus gözüyle bakmaktadır. Rus-Türk işadamları derneğinin başkanı KAFFED eski başkanı Cihan Candemir'den Soçi'de Çerkeslere soykırım yapılan topraklarda aldığı ihalelerle ses getiren Taymaz Grub'a kadar istisnasız hepsi bizimle konuşurken komşusuna giden büyük oğlan gibi tembihlenmiş durumdadırlar. Onları tembihleyen akıl DÇP aklıdır ama sadece akıl değil, peşin peşin akıl parası da verilmektedir bu kişilere. Dünya Çerkes Birliği toplantısına katılan Cihan Candemir'in iki gün sonra Türk-Rus İşadamları Başkanı sıfatıyla Putin'i Türkiye'de karşılaması da bunun en açık delilidir.
Sorunumuz KAFFED ile değil onun Sokma Üst Aklıyladır! “Katı olan her şey buharlaşır” demiş filozof. Kendisini halkının gerçeklerine kapatan, Çerkes Soykırımını gündeme almayan, Çerkes halkının Türkiye'deki temsil keyfiyetini yerlerde süründüren, toplumun dinamizminin arkasında kalan KAFFED'in sorunu bu sokma üst akılla hareket etmesidir. Rus nomenklaturası tarafından inşaat ihaleleri ve milyon dolarlık pazar havucuyla yemlenen bir üst akıl var karşımızda. Bizler ÇHİ olarak, ÇDP olarak bu yapıya itiraz ediyor ve onunla mücadele ediyoruz. Yoksa İstanbul’da ya da Anadolu'da dernek açmış dilini ve kültürünü yaşatmaya çalışan şu kadar Çerkes derneğiyle bir sorunumuz yoktur. Kendisini Çerkes halkından üstün gören KAFFED'in bu üst aklının Rusya ile girdiği kazan-kazan ilişkisinin kaybedeni Çerkes halkıdır. Kendi hizip kimliğini Çerkes halkının ulusal sorunlarından üstün gören bu akıl, halkımıza ve bize telafisi mümkün olmayan zararlar vermiştir. Aşık Veysel söyler biz ağlarız halimize! Aşık Veysel'i bilmeyen mi var? Yok tabii ki. Bizi ağlatan da söylediği türküler değil elbette. Aşık Veysel'i tanıyan Çerkes halkı, Cetker Aytek'i tanımaz da işte o bizi ağlatır. Oysa neyi eksiktir Cetker Aytek'in Aşık Veysel'den? Ondan daha mı kifayetsizdir? Hayır. Cetker Aytek, Çerkes halkının Anadolu'da yetiştirdiği en büyük ozanlardandır. Bilirmisiniz? Duydunuz mu bu adı daha önce? Üstelik oda Aşık Veysel gibi Sivaslıdır. Ve hemen hemen aynı tarihlerde yaşamışlardır. Fakat kim çalar Aşık Veysel'in sazını, kim dinler Cetker Aytek'in kemençesini. Aşık Veysel öldü ama sazı susmadı. Ama Cetker Aytek'in üç telli Çerkes kemençesi susalı yıllar oluyor. İşte budur bizim derdimiz, sorunumuz. Budur işte asimilasyon dedikleri. Bir halkın ozanlarını unutması ne kadar acı değil mi? Oysa binlerce sayfalık kitaplardan ve yüzlerce makaleden daha mükemmel anlatmıştır Cetker Aytek Çerkes halkının yaşadığı zulmü ve sürgünü. Bilenler bilmeyenlere bir Cetker Aytek şiiri okusunlar hele. Bakalım neymiş şiir, nasıl olurmuş halk ozanı, görürdünüz o zaman. Ama işte kim iner Uzunyayla'ya, kim derler Uzunyayla'nın ozanlarının şiirlerini ve kim yayımlar bunları? Bu devlet bize Aşık Veyseli tanıtır da Cetker Ayteki umursamaz. İşte kendi kültürünü her alanda yaşatan ama Çerkes kültürünün yaşaması için kılını bile kıpırdatmayan bu asimilasyoncu devlete karşı bizler sokaklara indik. Mitingler yaptık. Ankara'da, Kayseri'de, Bitlis-Ahlat'ta, İstanbul'da. Bir TRT ÇERKES kanalı açılsın. Bir TRT RADYO-ÇERKES açılsın diye. Aşık Veyseli bize dinleten bu devlet Cetker Ayteki de dinletsin diye. Buna hakkımız vardı. Gücümüz buna yetti. Yettiği kadarını yaptık biz de. Kendimize gücümüz yetti de KAFFED'in yalanlarına, iftiralarına gücümüz yetmedi bizim. Bu bize dert oldu. Ama KAFFED'in bu kendi halkını dertleri ve sorunlarıyla yalnız bırakan sokma aklına karşı mücadelemiz devam edecek. Bu da ona dert olsun. Eli kulağında İstanbul'da “Çerkes Soykırım Enstitüsü”nü açacağız. Dernek kurup federasyonlaştığımız gibi, Parti kurup siyasete girdiğimiz gibi, Soykırım Enstitüsü'nü de açıp dünyaya sesleneceğiz. Çünkü bizim derdimiz KAFFED'i yıkmak, yerine konmak değil. KAFFED'in sokma üst aklının yapmadıklarını yapmak; Çerkes halkının sorunlarını siyaseten Türk Devletine ve ilmen dünyaya duyurmaktır. Bunun için Çoğulcu Demokrasi Partisini kurduk. Ve bunun içinde Çerkes Soykırım Enstitüsünü açaçağız. Demedi demesin diye, buraya yazalım; yazalım da sonra kimse küsüp darılmasın. Başka planlarımızda var… KAFFED'in üst aklının yalanları ve iftiralarıyla, onun kara propagandalarıyla baş edecek gücümüz yok; ama Türkiye'ye dünyaya ve Çerkes halkına söyleyecek daha çok sözümüz var. Biz derdimizi Çerkes halkına anlatacağız. Parti kurup anlatacağız. Enstitü kurup anlatacağız. Kitap yazarak anlatacağız. Çerkes halkının insanlık adına nesi varsa onu inşa edeceğiz. Bunlarda KAFFED'in üst aklına dert olsun. “Biz Siyahlar devrim yapacaktık, Zenciler engel oldu” demiş Malkolm X. İşte budur bizim hikayemiz. Bunu Çerkes halkı görecek. Çünkü bizim hikayemiz Çerkes halkının hikayesidir. Cetker Aytek'in şiirleridir. Biz ne Türk solunun, ne Türk sağının, ne İslamcıların, ne de Rus dış politikasının aparatciklerinin hikayesinde yokuz. Biz sadece Cetker Aytek'in şiirlerindeyiz. Bizim hikayemiz sadece Çerkes halkının hikayesidir. Ama ne acıdır ki, yalnızız. Aydınlarımız, biz iyi solcular, iyi sağcılar ya da sağlam islamcılar olmadığımız için hepsi burun kıvırmış durumda. Bir burjuvazimiz yok. Herkes gönlünden kopanı koyuyor ortaya. Bize sizin gibi milyon dolarlık ihale veren yok ey ağalar ve beyler. Ey sokma üst akıllılar! Ama bizim bir derdimiz var. Cetker Aytek söyler biz derdimize ağlarız. “Marjinal Rus düşmanı” diye ispiyonladığınız insanlar adına, bu üst akılla olan hesabımız hiç bitmeyecek. İşte şimdi tam zamanı! Ev ev, kapı kapı, miting miting derdimizi halkımıza anlatmaya devam edeceğiz. Yahu bu ülkede, bu devlet, 24 saat Afrikalı Swahili dilinde yayın yapıp hizmet verirken biz Çerkes halkı olarak haklarımızı almak için KAFFED'in üst aklı vicdana gelsin diye mi bekleyeceğiz? Ne sandınız? Bu devran hep böyle mi gidecek sandınız? Olay anından aldığımız şu resme bir bakın da elinizi vicdanınıza koyun ey KAFFED'in gönüldaşları: İşte bu TRT'nin yayın yaptığı Afrika dili olan Swahili diline ait resmi TRT logolarını içerir görüntüdür. Bakın bakalım üzerinde Çerkeslerle alakalı bir şey var mı? Yok değil mi? Bir Afrika dilinde yayın yapan TRT sizi rahatsız etmedi mi? “Niye, biz ölmüşmüyek kardaş!” diyesiniz yok mu bu hükümete? Peki bu itirazınızı ne zaman dile getireceksiniz? KAFFED ne zaman bize lolo okumayı bırakıp halkın önüne düşüp haklarımızı bu devletten hiç olmaz ise Afrikalı şu 5 milyon TC vatandaşı(!) düzeyine çıkaracak? Ama işte KAFFED'in üst aklı böyledir. Çerkes halkının hiç bir derdiyle dertlenmediğinden, haklarını demokratikçe almak için hiç bir şey yapmadığından, işte bakın TRT SWAHİLİ diye bir garebet var karşımızda. Ama hakkını vermek lazım bu SWAHİLİ'ler her kimse yaman adamlarmış. Söke söke almışlar devletten kendi kanallarını. Bu aşağıdaki de olay yerinden arkadaşlarımızın geçtiği ikinci resim.
Murat Özden'e Not: Sn. Murat Özden teşkilatlarımızın hangi yabancı istihbarat örgütlerince desteklendiğini şahsen bilmiyorum. Ancak adı geçen Amerikan dolarlarının teşkilatımıza ulaştığını ve muhtemelen “Hain Editörümüz” tarafından iç edilmiş olabileceğini yazarak kendisine attığınız “kılçığın” farkındayım. Söz konusu editörümüz aynı zamanda benim yayıncımdır. Ancak:
İkinci resimdeki kitap ise bu hafta yayımlanmış olup bu kez banka kredisi çekecek kadar delirmiş olmadığımızdan dolayı sadece 50 adet (yazıyla: elli) basılmış olup 30 tanesi Kafkasya'ya gönderilmiştir. Sonuç olarak “Semerkaw” yapıyorum diyerek inceden göndermelerle sözü “hain editörümüz örgütün paralarını yedi” ye getirmeye çalıştığınızı görüyor ve sizi kınıyorum. Bende başlangıçta paralıdır bunlar, en az üç istihbarat örgütünce desteklenmeseler ortaya niye çıksınlar diye aranıza katıldım. Ama işte durum ortada içimizde en hain ve en yollu sandığımız editörümüz de bile fazladan beş kuruş yok. İnsan usulen en az bir anglo-sakson istihbarat örgütünden yedek akçesini ayarlar da düşer siyaset alemine değil mi? Zaten ilk kitap sadece 30 (yazıyla da: otuz) adet satmış olup kalanını eşe dosta dağıttık ya da zaten “bi bakim geri vericem” tayfasınca hacılandılar. Utandığımızdan, -Valla ilk baskı bitti ikinci baskıya gitmek üzereyiz, peynir ekmek gibi sattı.” diye yalan söylüyoruz. “Paralı bunlar, Amerikan neo-conları pampaları zaten…” diye bizi kandıran kim bence onu bulmaya bak. Bulursan haber ver bir çift lafım olacak. Selamlar, saygılar. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Нарт Лъэпщ и Нэгъуджэр Лъэпщ и Тепщэгъуэмрэ и Гъуэгуанэмрэ - II - 17/12/2016 |
уэ 1уэхур нахри гъэщ1эгъуэн зыщ1ыр Азтэкхэми Маяхэми ямейуэ, гъэ мин аджэ ипэ ящ1ауэ, ауэ зыщ1ари дымыщ1э мывэ гуэрхэм ящ1ы1уми Кецалкоатл и сурэтыр къагъуэтахэщ, ахэми нэгъуджэ 1улъу ик1ий жьак1э тету. Нэгъуджэр уеблэмэ оптикым и щ1эныгъэр пасэ лъэх |
Нарт Лъэпщ и Тепщэгъуэмрэ и Гъуэгуанэмрэ - I - 01/12/2016 |
Гъэщ1эгъуэнращи нобэ къасыху Кассит-Урарту-Хьаттихэм я Тещупк1э зэджэ тхьэпэлъытэр ди Нарт Сосрыкъуэу щытам зыми гу лъитакъым. Касситхэм Тещуп псалъэм крагъэк1ир Жьыбгъэ Кьезгъэпщэ жи1у аращ. |
УСЭНШЭУ ДЫКЪАНЭМЭ! - 09/10/2016 |
Ди хэку дахэр, си уорейда ПщIэ имыIэу дгъэкIуэдай, ДызгъэкIуэдам, си уорейда КIуэдыкIейри къыхукIуэ. |
Bugün Ben Mutlu Bir İnsanım! - 02/06/2015 |
Keşke Çerkes halkının yoğun olarak yaşadığı diğer illerden de adaylarımız olabilseydi. Ama o da olacak yakında. Buna eminim. Bu adı geçen illerde adaylarımızın Çerkes halkı tarafından benimsendiğini görmek beni herşeyden çok mutlu ediyor. |
Heredot Cevdet, Recep Tayip Erdoğan ve Ahmet Duvutoğlu! - 22/05/2015 |
Cumhurbaşkanımız Putin'in Ermeni Soykırımını resmen tanıyor olmasına, “Putin'e darıldım!” diyerek karşılık vermişti. Demek ki cidden çok darılmış olacak ki daha kendisine gelememiş. |
Gerekeni Gerektiği Zaman Yapmak; Ya da Labedeslerin Kaderi! - 12/05/2015 |
2015 Genel seçimlerine 25 gün falan kaldı. Bahaneler ve gerçekler arasındaki birçok Çerkes bu seçimde ÇDP’nin bağımsız Çerkes adaylarını mı destekleyecek; yoksa en rasyonal bahanenin arkasına mı saklanacak. |
Uzunyayla'nın Son Klasik Kuşağı Hareketleniyor - 01/05/2015 |
Kendi kişisel kurtuluşunu elde etmekle yetinmeyen, halkına geri dönen bir kuşak bu kuşak. Köy köy gezen, kendi insanına şehirlerde kasabalarda ve ilçelerde ulaşmaya çalışan bu insanlar birlikte başarabilmenin imkanlarını arıyorlar. |
Kronik bir Aydın Hastalığı Olarak : Sözlük ve Alfabe -I- - 26/04/2015 |
Sözlük ve alfabe hazırlamak ve bunun üzerinden kendini gerçekleştirmek Tanzimat döneminden kalma bir aydın saplantısıdır |
Boyunun Ölçüsünü Vermekten Korkmak! - 20/04/2015 |
Orta yere çıkmak, boyunun ölçüsünü vermek ve alınan ölçüyü de bilmek zorunda olduğumuz bir yerdeyiz artık. Yani artık eskisi gibi iktidar ya da muhalefet partisinde es kazara bir iki Çerkes milletvekili var diye bu işten sıyrılmak mümkün değil. |
Devamı |