• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi20
Bugün Toplam557
Toplam Ziyaret1062548
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Kuşha Faruk Özden
farukozden35@hotmail.com
Dünya Çerkes Konferansı İçin Yeniden Çağrı
09/09/2014

Geçen yıl İstanbul’da yapılması planlanan, ancak DÇB’nin engellemesiyle tasarı iken kadük kalan projenin yeniden canlandırılması gerekmektedir.

Özet olarak, Çerkesya Adige xaselerinin temsilcilerinin, konferans ön görüşmesi için İstanbul’a gelip, ne olduysa hem gelenlerin yan çizdiği, hem görüşenlerin suskun kaldığı olaylardan pek söz etmeyeceğim.

Öncelikle Dünya Çerkes Konferansının neden Türkiye’de özellikle İstanbul’da toplanması gerektiğine biraz değinmek istiyorum:

- Dünyada Çerkes nüfusun en fazla olduğu ülke Türkiye’dir. Kesin rakamı bilmesek de birkaç milyondan söz edebiliriz.

- Türkiye merkezi konumdadır. Hem Ortadoğu için, hem Avrupa, hem de Kafkasya için.

- Rusya Federasyonu’ndan daha demokrattır. Özgürce meselelerimiz tartışılabilir.

En azından muhalif aktivistlerin cesetleri yol kenarlarında bulunmuyor artık. Sadece Çeçen muhaliflerin ölümleri takipsiz kalıyor.

Beyaz Toroslarla alınan Kürt muhaliflerin cesetlerinin dahi yok edildiği dönemler geride kaldı.

Aynı senaryonun günümüzde Rusya Federasyonu(?)’nda yaşandığını izlemekteyiz. Kabardey Balkar’da Kuash Timur devletin koruyucu güçleri(?) tarafından sesi çok çıktığı için susturulmuştur.

***

Bu arada Kaf-Dav ve Kaffed tarafından 27 Eylül’de uluslararası bir konferans düzenlendiği duyurusu gördüm.

Kaffed sitesinde, ”Uluslararası Konferans Çerkes Sürgünü’nün 150. Yılı” ismiyle 27 Eylül tarihli uluslararası bir konferans duyurusu yapıldı.

Konferansın diğer düzenleyicisi Kaf-Dav sitesinde ise 27 Eylül’de başlayıp ikinci oturumu 3 Ekim’de yapılacak ve -4 Ekim Kurban Bayramına rastladığı için- 10 veya 17 Ekimde devam edileceği belirtilen konferansın adı ”Sürgünün 150. yılında Çerkesler” olarak duyuruldu. Kaffed’den 27 Eylül tarihli Rusya Federasyonundan katılımcıların ağırlıklı olduğu oturumların duyurusu yapıldı. Kafdav sitesinde 27 Eylül’den sonra 3 Ekim ve 4 Ekimin Kurban Bayramına rastlaması ile 10 Ekim veya 17 Ekim tarihlerinde devam edecek Avrupa’dan, İsrail den tarihçilerin katılacağı bildirilmektedir.

Kaffed’in isimlendirmesine göre Çerkes Sürgünü tartışılacak; Kaf-Dav’ın isimlendirmesine göre ise sürgünden 150. yıl sonra Çerkesler tartışılacak.

Ben böyle yorumluyorken Kaffed’in sitesinde sürgünün 150. yılında Çerkesler ismi ve Avrupalı katılımcılar listeye ilave edildi.

Ön çalışması yapılmadan yangından mal kaçırır gibi alel-acele yapılan bir duyuru... Gayet amatörce isimde uzlaşıldı ise de uygulamada hala farklılıklar var.

Bütün olumsuzluklarına rağmen Çerkes meselesini uluslararası platformda tartışmaya sunmak takdirle karşılanacak bir eylemdir.

Benim merak ettiğim, Rusya Federasyonu üniversitelerinden gelecek katılımcılarım Çerkes Soykırımını kabul edip etmeyecekleri ve sürgün konusundaki söylemleri... Önemli olan zaten Çerkes Soykırım ve Sürgününü kabul etmeleri.



2229 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kayseri Mitingi Ayıbı Hepimizin - 22/09/2018
Uzunyayla’da doğan ve o ortamdan gelen birisi olarak, yapılacak eylemi yaşlılara götürüp “Nahıj ohu” (yaşlılar işi) olarak meselenin formalitesine uygun yapılmamasını öncelikli hata olarak görüyorum.
Kayseri’de Omuz Omuza Verme Zamanı - 12/09/2018
Anavatanda anadilde eğitimin kısıtlanması nasıl ortak sorunumuzsa, TRT’de sürekli Çerkesçe yayın yapacak bir kanalın kurulması da halkımızın hayati bir ihtiyacıdır. Zaman kaybetmeden bunun sağlanmasını istemek hakkımızdır.
Bir Direniş Sembolü… - 24/10/2017
Bir tarafta Ğuaşo RUSLAN mücadelenin ve direnmenin sembolü olurken, bazıları da Ruslarla birleşmenin 460. yılı kutlamalarına katılır ve kimileri de onların peşinden koşar. Aynen fener alayında geçen askerlerin arkasından koşan çocuklar gibi.
Bütün Dünyada Milliyetçilik Yükselirken !? - 28/09/2017
Bütün dünyada milliyetçilik yükselirken bizim Çerkesler’de gerilemesinin nedenini araştırmak da başlı başına akademik tez konusu olur.
Asalet Kanda Değil, Duruş ve Davranıştadır - 17/08/2017
Siyasi kamplaşmanın en yoğun yaşandığı 80 öncesi dönemde Devrimci Çerkesler, Dindar Çerkesler ve Ülkücü Çerkesler olarak kamplaşmış olsak dahi “Çerkeslik” şemsiyesi altında bir araya gelebiliyorduk.
Türkiye Panoraması ve Biz Çerkesler - 24/07/2017
İttihat ve Terakki’nin günahlarını örtmek için Ermenilere uygulanan mezalimi bugün dahi inkâr etmenin nedenini iyi irdelemek gerekir. Acaba gasp edilen Ermeni malları ile bir alakası var mıdır? Menfaatlenenlerin dolduruşuna geliniyor olmasın?
Çerkesçe Tv İstemiyor muyuz Yoksa? - 20/05/2017
21 Mayıs’ı yılda bir gün hatırlayıp farklı günlerde farklı yerlerde etkinlik, anma veya nasıl yapacağını bilmeden bir güne sıkıştırma yerine “ÇERKES SOYKIRIM VE SÜRGÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ” çalışmalarına bir an önce başlanması dileğiyle.
Uzunyayla’da Kar Yolları Kapardı; Ya Şimdi? - 14/03/2017
Duyduk ki DÇB temsilcileri Kaffed ile barış yapmak için Ankara’ya elçiler göndermiş. Kaffed de yelkenler suya inmiş.Bu kadar çabuk pes edecektiniz de kopardığınız yaygara neyin nesiydi?
Kurbanlar ve Kurbanlıklar - 23/09/2016
Bereket ki halkın iradesini kırabilecek bir plan yapmayı becerecek kadar zeki değiller. Hepimize büyük geçmiş olsun.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi