• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi22
Bugün Toplam440
Toplam Ziyaret1062431
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Kuşha Faruk Özden
farukozden35@hotmail.com
Tekrar TRT-Çerkesçe
01/04/2014

Her fırsatta yinelemeli, TRT-Çerkesçe kanalının açılmasını gündemden hiç düşürmemelidir.

TRT Çerkesçe demokratik açılımın pozitif ayrımcılık ayağıdır. Hani bir laf vardır “ağlamayan bebeğe meme verilmez” diye. Çerkesler Tv kanalı için seslerini çıkartmasalar dahi Türkiye’de “demokratım” diyen her birey, STK, Parti, yani kişiden örgüte kadar her demokrat fert veya oluşumun bu olguyu savunması gerekir. Bence esas demokrat olmanın mihenk taşlarından birisidir Çerkesçe yayın yapan bir Tv’yi savunmak. 

***

Özel okullarda Türkçe dışındaki dillerde eğitimin önünün açılması Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir devrimdir. Bir kaç yıl öncesine kadar Çerkes hainlikle anılır, Kürt demek bölücülüğün daniskası, Ermeni eli kanlı katil, Rum palikarya, Araplar ise İngiliz işbirlikçisi kalleş olarak nitelenirdi. Peki ne oldu da bütün bu kavramlar yerlerini gerçek anlamlarına terk etmeye başladı?

Çerkes Halkı olarak öncelikli sorunumuz anadilimizdir. Anadili koruma ve geliştirmede öncelikli şart tabii ki Anadilde eğitimdir.

Anadilde eğitimi takip eden ikinci adım da Çerkesçe Tv’dir.

Çerkesçe eğitimde ilkokullarda sınıf oluşturulamamasının sebebi, halkımızın hala taşıdığı “başıma bir şey gelir mi” çekincesidir. Biraz vurdumduymazlık, biraz da “Çerkesçe yi ben biliyorum da ne faydasını görüyorum” şeklindeki meseleye yüzeysel bakış da etkili olmaktadır.

***

Geçenlerde başımdan geçen bir olayı anlatayım: İzmir’de bir kurumda bir kelimeyi doğru kullandığım için bir genç beni takdir edince, “Türkçeyi sonradan öğrenmeme rağmen dil bilgisi kurallarına uymaya çalışırım” dedim. Genç “Türkçeyi sonradan öğrendiğimi “söylememe biraz bozulduysa da gerçek ortada. Biz Türkçeyi sonradan öğrenen fakat çoğu Türk’ten daha iyi kullanan bir kuşağız.

Köylerimizde görev yapan Köy Enstitüsü mezunu devşirilmiş Çerkes öğretmenler Çerkesçe konuşmamızı yasaklar ve konuşanlar hafta sonu sıra dayağından geçirilirdi. Tek parti yönetiminde asimilasyonun ilk temellerini devşirilen bu kendi insanlarımız atmıştı.

Merkezi yönetim Uzunyayla Çerkeslerini çok sevdiği(!) için kültürlerini geliştirmeleri için 1950 öncesi bütün köylerde okullar açtı. İlk etapta devşirdikleri ve Köy Enstitülerinde formatladıkları Çerkes çocukları Uzunyayla köylerine öğretmen olarak gönderdiler. Aynı yörenin çocuklarını asimilasyon aracı olarak kullandılar.

***

Tekrar başa dönersek…

TRT-Çerkesçe ısrarlarımın gerekçelerinden biri de kurucu iradenin Çerkeslere olan özel borcudur. Hoş, aslında Çerkesleri yok sayan, ancak “hainlikle” nitelendiren de kurucu iradenin bizatihi kendisidir ya.

Bazılarının da artık kabullenmeye başladığı, kurucu iradenin başarısının temeli Çerkeslerin cansiperane fedâkârlıklarıdır. Kurucu iradenin ve vesayetçi sistemin “ulus inşa” çalışması başarılamamasına rağmen arada kaynayan Çerkesler olmuştur.

Çerkeslerin TRT’den kanal talebini desteklemek, pozitif ayrımcılığın da bir hak olduğunu dikkate alarak, ülke demokratları açısından demokratlıklarının gerektirdiği bir görev; kurucu iradenin uygulayıcısı olan devlet içinde bir vefa borcudur.



4200 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kayseri Mitingi Ayıbı Hepimizin - 22/09/2018
Uzunyayla’da doğan ve o ortamdan gelen birisi olarak, yapılacak eylemi yaşlılara götürüp “Nahıj ohu” (yaşlılar işi) olarak meselenin formalitesine uygun yapılmamasını öncelikli hata olarak görüyorum.
Kayseri’de Omuz Omuza Verme Zamanı - 12/09/2018
Anavatanda anadilde eğitimin kısıtlanması nasıl ortak sorunumuzsa, TRT’de sürekli Çerkesçe yayın yapacak bir kanalın kurulması da halkımızın hayati bir ihtiyacıdır. Zaman kaybetmeden bunun sağlanmasını istemek hakkımızdır.
Bir Direniş Sembolü… - 24/10/2017
Bir tarafta Ğuaşo RUSLAN mücadelenin ve direnmenin sembolü olurken, bazıları da Ruslarla birleşmenin 460. yılı kutlamalarına katılır ve kimileri de onların peşinden koşar. Aynen fener alayında geçen askerlerin arkasından koşan çocuklar gibi.
Bütün Dünyada Milliyetçilik Yükselirken !? - 28/09/2017
Bütün dünyada milliyetçilik yükselirken bizim Çerkesler’de gerilemesinin nedenini araştırmak da başlı başına akademik tez konusu olur.
Asalet Kanda Değil, Duruş ve Davranıştadır - 17/08/2017
Siyasi kamplaşmanın en yoğun yaşandığı 80 öncesi dönemde Devrimci Çerkesler, Dindar Çerkesler ve Ülkücü Çerkesler olarak kamplaşmış olsak dahi “Çerkeslik” şemsiyesi altında bir araya gelebiliyorduk.
Türkiye Panoraması ve Biz Çerkesler - 24/07/2017
İttihat ve Terakki’nin günahlarını örtmek için Ermenilere uygulanan mezalimi bugün dahi inkâr etmenin nedenini iyi irdelemek gerekir. Acaba gasp edilen Ermeni malları ile bir alakası var mıdır? Menfaatlenenlerin dolduruşuna geliniyor olmasın?
Çerkesçe Tv İstemiyor muyuz Yoksa? - 20/05/2017
21 Mayıs’ı yılda bir gün hatırlayıp farklı günlerde farklı yerlerde etkinlik, anma veya nasıl yapacağını bilmeden bir güne sıkıştırma yerine “ÇERKES SOYKIRIM VE SÜRGÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ” çalışmalarına bir an önce başlanması dileğiyle.
Uzunyayla’da Kar Yolları Kapardı; Ya Şimdi? - 14/03/2017
Duyduk ki DÇB temsilcileri Kaffed ile barış yapmak için Ankara’ya elçiler göndermiş. Kaffed de yelkenler suya inmiş.Bu kadar çabuk pes edecektiniz de kopardığınız yaygara neyin nesiydi?
Kurbanlar ve Kurbanlıklar - 23/09/2016
Bereket ki halkın iradesini kırabilecek bir plan yapmayı becerecek kadar zeki değiller. Hepimize büyük geçmiş olsun.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi