• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi32
Bugün Toplam569
Toplam Ziyaret1062560
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Erol Kılıç Kutelia
erolkutalia@hotmail.com
Demokrasi ve Demografi
20/03/2014

Son aylarda Kırım yarımadasında meydana gelen olaylar demokrasi ve demografi açısından iyice analiz edilmeli, sentezi yapılarak objektif olarak yorumlanmalıdır.

Bir coğrafyada, otohton halkın varlığı demografik olarak yoğunluk kazanmamışsa o halk her türlü referandumda kaybetmeye mahkumdur.

Mahkumdur, çünkü günümüzde demokrasi anlayışı, parmak kaldırmak, parmak indirmektir veya seçim sandığından çıkan oyların çokluğudur.

Bugün 26.200 kilometre karelik Kırım yarımadasında yaklaşık 2 milyon insan yaşamakta ve bu insanlar da dili, kültürü, inancı ve ideali aynı olmayan, homojenlikten uzak bir toplum oluşturmaktadır.

Demografik dağılıma bakarsak;

% 58 Rus

% 24 Ukraynalı

% 13 Kırım Tatarı

% 2 Beyaz Rus

% 3 Diğer Tatar boyları, Ermeniler, Yahudiler, Gürcüler, Moldovlar v.s

Bu demografik tabloda görüleceği üzere Kırım'da çoğunluk Rus halkı olduğuna göre Rus halkını iradesi neticeyi tayin eder bu netice de günümüz demokrasi anlayışı ile paralellik arz eder.

16 Mart 2014 tarihinde Kırım’da yapılan referandumda, Rus nüfus toplamının çok üstünde (% 96.8 oranında) Ukrayna’dan ayrılma isteği ortaya çıkmıştır.

Bu oranı analiz edecek olursak, Ukrayna yönetiminden hoşnutsuzluğun yüksek oranda olduğu görülecektir.

Ukrayna devleti, Kırımda yaşayan insanlara iş, aş, temin edemediği gibi, milliyetçi söylemler, oranın yüksek olmasına sebebiyet vermiştir

Rusya Federasyonu’na bağlanma isteği sandıktan çıkmıştır.

Kırım önce bağımsız, sonra da Rusya Federasyonu’na özerk devlet statüsünde bağlanma isteğini dile getirmiş ve bu talep Rusyaca onaylanmıştır.

Kırım yarımadası; Kimmer, İskit, Got, Hun, Bulgar, Hazar, Bizans, Kıpçak, Peçenek, Tatar, Rus ve Ukrayna halklarına vatan olmuş, ancak bu coğrafyaya Kırım Tatarları damgasını vurmuştur ve oranın otohton halkı durumuna gelmiştir.

Kırım Tatarlarının talihsizliği Moğolların istilası ile başlamış, 1774 Küçük Kaynarca anlaşması ile devam etmiş, onu Gürcü asıllı diktatör Joseph Stalin'in Orta Asya ve Sibirya sürgünü uygulaması izlemiştir. Stalin'in ölümü ile SSCB'liğinin başına Ukrayna asıllı Kuruşçev gelmiş ve Kırım Tatarlarını affederek Kırım’a dönüşlerine izin vermiş Kırım'ı da Rusya'dan alarak Ukrayna'ya bağlamıştır.

Kırım ile Abhazya ve Güney Osetya arasında benzerlikler bulunmaktadır.

Stalin Gürcü asıllıydı. Abhazya ve Güney Osetya'yı, halkın iradesini dikkate almayarak Gürcistan’a zorla bağladı.

Kuruşçev, Ukrayna asıllıydı; halkın iradesini dikkate almayarak Kırım’ı Rusya’dan kopararak Ukraynaya zorla bağladı.

Biz Kuzey Kafkasyalılar Kırım’da gelişen bu olaylardan gereken dersi doğru ve tam olarak almalıyız.

Demokrasi için demografi gerektiğini, hep ama hep düşünmeliyiz.

Demokrasilerde , son ve kesin sözü demografyanın söylediğini unutmamalıyız.

Kuzey Kafkas coğrafyasından sürgün edilip bugün 51 ayrı ülkede diasporada yaşayan halkımız, ata vatanlarını anavatan yapmak için her zamankinden daha fazla demografyaya önem vermelidir.

Abhazya'da, Adigey'de, Karaçay-Çerkes'te, Çeçenistan’da, Osetya'da, İnguşetya'da

Dağıstan’da, Kabartay-Balkar'da, gidip dedelerimizin ocaklarını yeniden yakmalıyız.

      Ata vatanımızı, anavatan yapmak için gitmeliyiz. Diasporada yaşayıp da şu ve bu nedenle ata vatana gidemeyenler de diasporada vakıflar, kurup fonlar oluşturup, ata vatanını, anavatan yapmak için dönmek isteyenlere destek vermelidir.


2961 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ABHAZYA’DA APARTMAN YASASINA ALTERNATİF DEVRE MÜLK YASASI OLABİLİR Mİ? - 09/08/2023
‘’Apartman Yasası’’ teklifine alternatif olarak Abhazya’da ‘’Devre Mülk’’ Yasası çıkartılabilirse, Abhazya’nın hassas olan demografik dengesine zarar vermeyeceği gibi, demografik yapısına süreç içinde olumlu katkısı olabilir.
3. ULUSLARASI ÇERKES KONFERANSI’NIN ARDINDAN… - 06/07/2022
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çerkes Dernekleri Federasyonu, Abhaz Dernekleri Federasyonu, Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu bir araya gelip, konu birliği, eylem birliği, takvim birliği için bir konfederasyon oluşturmalıdırlar.
SOSYAL MEDYA VE KUZEY KAFKAS HALKLARI - 16/01/2022
Sosyal medya günümüzde sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir sosyal baskı aracıdır. Bunun yanında kamuoyu oluşturma özelliği vardır.
GÖRDÜKLERİMİZ DUYDUKLARIMIZ YAŞADIKLARIMIZ - 15/12/2021
Bu ülkede zaman zaman milliyetçilik adı altında ırkçılık yapıldığını da gördük ve görüyoruz.
DÜĞÜNLERİMİZ SİLAH ATILAN POLİGON DEĞİLDİR! - 26/08/2021
Köy düğünlerinde silah atan magandalar artık kentlere de ulaşmış bulunmakta, hergün yeni bir yaralanma, ölüm haberi almaktayız.
AFGANİSTAN’DA ÖLEN ABHAZLAR VE MEGRELLER - 17/08/2021
Gürcistan çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir ülke olmasına rağmen Kartvel kozunu sürekli oynayıp, homojen bir Gürcistan yaratma, diğer halkları pasifize etme peşinde.
DİASPORALARIN GÜCÜ - 01/05/2021
Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlık savaşında Türkiye diasporasında yaşayan 5 milyondan fazla Kuzey Kafkasyalı birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler.
SUNİ DEVLET SINIRLARI SAVAŞ DAVETİYESİ DEĞİL Mİ? - 10/10/2020
Pergel ve cetvelle ülkelere suni sınırlar çizen emperyal devletlerin faşist yöneticileri, günümüz demokrasi ve insan hakları anlayışına göre savaş suçlusudur.
ABAZA KİMLİĞİ - ABAZALAR / ABHAZLAR: TEK MİLLET, ÜÇ DİYALEKT, İKİ AYRI ALFABE - 06/08/2020
Habze ve Apsuara’da kadınlar için söylenen bazı yaklaşımlar şöyledir. - Kadın evin kan damarıdır. - Evi ev, akrabayı akraba yapan kadındır. - Kadının olduğu yerde bıçak çekilmez
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi