• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam48
Toplam Ziyaret1053744
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.185534.3225
Euro37.021537.1698
Semerkew
Murat Özden
murathabracu@hotmail.com
Çözüm Süreci Üzerine
26/02/2013

Önce “Kürt Açılımı”nı tanımıştı Türkiye. Daha sonra ise “Demokratik Açılım” sürecine dönüşmüştü başlayan açılım.

Habur’dan giriş yapan PKK’lıların karşılanışı sırasındaki coşku ve büyük kalabalık "Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi"ne dönüştürüp, kapatmıştı süreci. Kan akmaya devam etmiş, binlerce Türk ve Kürt genci pisipisine ölmeye devam etmişti.
Bugünlerde Irak Kürdistanı’nda başlayan ve otonomiden Bağımsız Kürt Devletine doğru giden süreç, Suriye’de PYD öncülüğünde oluşmakta olan otonom Kürt Bölgesi, Türkiye’yi harekete geçirdi. Ayrıca Kuzey Irak petrolünün Akdeniz’e ulaştırılması için gereken güvenli bölgenin oluşturulması zorunluluk haline gelmişti.

İşte bu süreçte Türkiye, Kürdistan petrolünden pay alabilme telaşıyla, istikrarı sağlama konusunda harekete geçti.

İmralı süreci olarak başlayan görüşmeler, çözüm süreci adını alarak devam ediyor. İnşaallah milli birlik ve bütünleşme sürecine dönüşüp kapanmaz.

***

Türkiye çok uluslu, çok etnisiteli, çok dinli, çok mezhepli bir imparatorluğun mirasçısı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi bu zenginliği anlamak yerine yok etme üzerine inşa edildi. Türkiye’nin 90 yıldır yaşadığı sorunların temelinde bu sakat kuruluş felsefesi var. Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki en büyük sorun, etnik problemlerinin çözümüne yönelik korku, cehalet ve körlüktür. Bu sorunun çözümüne yönelik araştırmalar yapan bilim adamlarının, yazarlarının ve aydınların başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir bu ülkede.

***

Etnik problemlerin çözümü ile ilgili bugüne kadar üretilmiş üç çözüm mevcuttur.

1-) Bağımsızlık

2-) Federal Çözüm

3-) Özerk yönetim.

Dördüncü çözüm ise asimile ederek ve yok ederek sorunu çözmek.

***

“İmralı Adası” ile yürütülen görüşmelerde Türkiye Cumhuriyeti  Devleti’nin amacı ve görüşleri son derece açık ve net.

Amaç, PKK’ya silah bıraktırmak ve terörü bitirmek.
Fakat PKK neyin karşılığı silah bırakacak?
Kürt Halkı ve diğer etnik topluluklar nasıl bir statü elde edecekler?

Bu konuda kamuoyuna en küçük bir bilgi yansımıyor.
Sadece Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesi ve ev hapsi karşılığı mı PKK silah bırakacak.

Kürt Halkı silah bırakmanın karşılığı olarak bağımsız mı olacak?

Türkiye Federal bir devlet mi olacak?

Yoksa özerk bölgeler mi olacak?

Görüşmeler sadece Türk ve Kürt etnisitesi üzerinden mi yürütülecek?

Çerkeslerin ve Türkiye’deki tüm etnik toplulukların sorunlarının çözümünü hedeflemeyen demokratik çözüm sürecinin bir sonuç getirmeyeceğini biliyoruz.

Çerkes gruplarının ve kurumlarının Türkiye’nin yaşadığı sürece dahil olmama  konusunda gösterdiği direnç ve korkaklık tarihsel anlamda kayıt altına alınması gereken bir nottur.

Onlar ya cahil dilsiz çobandırlar, ya da haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan...



4193 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ETHEM’İN, GÖNEN BALCI KÖYÜ’NDEN ARAP MAHMUT’A MEKTUBU. - 19/08/2024
Çerkes Diaspora tarihinde Balıkesir’in Gönen ve Manyas Çerkeslerine uygulanmış asimilasyon, inkar ve imha politikaları anlaşılmadan Türkiye Çerkesleri’nin neden bu kadar yoğun bir biçimde yok olduklarını anlamak mümkün değildir.
SÜRGÜNDEKİ ETHEM’İN HATIRATI DOLAYISIYLA TÜRK ORDUSUNA YAZDIĞI BİLDİRİ - 27/07/2024
Bizlere kitaplarda Kurtuluş Savaşı, ya da İstiklal Harbi diye öğretilen şey aslında bir iç savaştır. Bu savaşta Fransızlar, İtalyanlar ve Yunanlılar, verilen iç savaşın yanında bir ayrıntıdan ibarettir.
ETHEM’İN BOLŞEVİKLİĞİNE DAİR NOTLAR-3 - 01/07/2024
Çerkeslerin “Met Çunatuko İzzet” (Bilgin İzzet) dediği Yusuf İzzet Paşa, rafları kitap dolu bir odada Ethem beyi kabul etti. Solgun, halsiz görünüyordu. Heyecanlıydı, kalkarak Ethem beyi karşıladı, —“Memleketi bir felaketten daha kurtardın" dedi.
ETHEM’İN BOLŞEVİKLİĞİNE DAİR NOTLAR – 2 - 14/06/2024
Ticaret basımevini satın alarak kurduğu Yeni Dünya gazetesini başyazarlıkla birlikte Arif Oruç beyin buyruğuna vermişti. Yeni Dünya, sırtını Ethem beyin askeri gücüne, ününe dayayarak komünizmi savunuyordu.
ETHEM’İN BOLŞEVİKLİĞİNE DAİR NOTLAR - 03/06/2024
Ethem Bey’in iyi bir eğitimi olmadığı için onu eleştirenler, onun üstün meziyetlerinin farkında değildirler.
KIZILORDU KOROSU’NA GEÇİT YOK! - 25/04/2024
Her şeye rağmen bu konserlerin yapılmasında ısrar edilirse, Kızılordu Korosu'nu her şekilde protesto edeceğimizi ve pişman edeceğimizi de bilin!
ETHEM, CELAL BAYAR’A YAZDIĞI MEKTUPTA KÜRTLER İÇİN ÖZERKLİK, ÇERKESLER İÇİN AZINLIK HAKKI İSTEDİ. - 20/04/2024
Ethem meselesi bir çelişkiler yumağıdır. Ondan bir hain çıkarmaya çalışan güruh, onlarca kitap yazmasına rağmen henüz bunu başaramamıştır. Ondan bir kahraman çıkarmaya çalışanların eli de T.C. yasaları ve saldırıları nedeniyle bağlıdır.
ŞARK-I KARİB, ÇERKES TEAVÜN ÇEKİŞMESİNE BİR BELGE DAHA - 13/04/2024
Çok net şekilde Şark-i Karibcilerin bunak paşalar diye suçladığı Çerkes Teavün Cemiyeti’nin, istisnalar hariç, Çerkeslik için hiç bir gelecek tasavvurunun olmadığını görüyoruz.
ŞARK-I KARİB, ÇERKES TEAVÜN ÇEKİŞMESİ - 07/04/2024
Osmanlı döneminde Çerkesler iki önemli Cemiyet oluşturdular. Bunlardan birincisi 1908 yılında Çerkes Osmanlı paşaları tarafından kurulmuş olan “Çerkes İttihad ve Teavün Cemiyeti”dir. İkincisi 1921'de“Şark-ı Karib Çerkesleri Temini Hukuk Cemiyeti"dir.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi