Biz Kuzey Kafkasya halklarının üç önemli eksiği bulunmaktadır:

1- Enformasyon eksikliği

2- Organizasyon eksikliği

3- Koordinasyon eksikliği

Bu üç eksiklik içinde enformasyon eksikliğini günümüzde dijital teknolojinin gelişmesi ve çokça insanımızın da bu teknolojiyi kullanmaları ile kısmen gidermiş bulunmaktayız. Nitekim bu konuda batıda bir takım kuruluşların yapmış olduğu araştırmalar da bunu teyit etmektedir.

Ancak organizasyon ve koordinasyon eksikliğimiz için aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Sadece Türkiye diasporasında 70'den fazla derneğimiz, 3 de federasyonumuz bulunmaktadır.

Yine diasporada, Suriye, Ürdün, Irak, Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, Amerika gibi diğer ülkelerde Kafkas derneklerimiz bulunmaktadır.

Bu derneklerimiz, diasporadaki Kafkas halklarının toplu olarak değil de, dağınık bir şekilde bulunmaları sebebiyle etkili organizasyonlar meydana getirememektedir.

***

Bugün bizleri sadece Kafkas ve Kuzey Kafkas coğrafyası değil, diasporada yaşayan kardeşlerimiz dolayısıyla diğer coğrafyalar ve bu coğrafyalarda meydana gelen iyi ve kötü her eylem ilgilendirmektedir.

Nitekim, geçtiğimiz günlerde Irak'ta, Libya'da, Mısır'da yaşanan acı olaylar da ilgi alanımızdaydı ve burada olanlardan doğrudan etkilendik. Olayları endişe içinde takip ettik.

Şimdi ise aklımız, kulağımız Suriye’de. Oradan iyi haberler bekliyoruz ancak gelen haberler maalesef iç açıcı değil. Sadece gözyaşı haberleri ve ağıt sesleri geliyor.

Son haftalarda Suriye’den Türkiye’ye tedavi için yaralı insanlarımız geldi, bunların içinde hayatlarını kaybedenler de oldu. Suriyeliler için Türkiye’de açılan kamplarda az da olsa bu diasporamızdan gelen Kafkas kökenli kardeşlerimiz de yer almaya başladı.

Suriye’den anavatan Kabartay / Balkar Cumhuriyetimize, Adigey Cumhuriyetimize ve bağımsız Abhazya Cumhuriyetimize insanlarımız geliyor. Yine Çeçen ve Oset kardeşlerimiz Çeçenistan ve Osetya’ya dönme hazırlıklarına başladılar. Suriye’de artık tarafsız kalmak da zorlaştı. Tarafsız olmak, iki ayrı ateş, iki ayrı düşman demek oldu.

***

Kafkas Dernekleri Federasyonu Türkiye’de Suriye’deki kardeşlerimiz için yardım kampanyası düzenledi. Ancak bu kampanyada ortaya çıkan rakamlar göstermiştir ki bizim büyük bir organize olamama problemimiz var.

1864 ve 1877/1878  Kafkas sürgünü sadece Osmanlı İmparatorluğu’na yapıldı. İmparatorluğun yıkılması ile yeni devletler meydana çıktı ve kardeşlerimizle aramıza da yeni sınırlar koydu. Ama şu iyi bilinmelidir ki kardeşlikler sınır tanımaz…

Aynı şekilde SSCB de dağılınca yeni devletler ve yeni sınırlar oluştu. Azerbaycan’da Kuzey Kafkas kökenli Lezgi kardeşlerimiz yaşamakta, orası da bizim ilgi alanımızdır. Orada olan herşey bizi ilgilendirmektedir.

Aynı şekilde Gürcüctan’da kardeşlerimiz yaşamakta ve bu ülkede olanlar da bizi ilgilendirmektedir.

Keza Ermenistan ve Dağlık Karabağ da ilgi alanımızdadır.

Bugün; Kuzey Kafkas halkları 41 ülkede yaşamakta. Bu halk çok dilli ancak tek kültürlüdür. Onları birbirine bağlayan bu kültür beraberliği ile müşterek tarihtir.

***

Koordinasyon eksikliğimize gelince…

Bu konuda söylenecek, yazılacak, tartışılacak çok şey var. Ancak olaylar göstermektedir ki bu konuda hiç zaman kaybetmeden yapılması gereken tek şey var:

1- Kafkas Dernekleri Federasyonu

2- Abhaz Dernekleri Federasyonu

3- Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu, tek çatı altında, gevşek bir konfederasyon olarak birleşmelidir.

Bu konfederasyon, eylem birliği ve takvim birliği için olmazsa olmazlardandır. Bu konuda herkes objektif düşünmelidir. Kişisel hırs ve egolar ile Türkiye diaporasındaki mevcut Kuzey Kafkas potansiyeli parçalanmamalıdır.

Gün birlik günüdür.

Çözüm ve başarı birlik olmaktan geçer.