Kenan Kaplan
meretukokenan@hotmail.com
Türkiye Cumhuriyeti’nin Rusya Fobisi
05/06/2012
Türkiye
Cumhuriyeti’nin kuruluşundan günümüze kadar izlediği Rusya politikasını gözden
geçirecek olursak açıkça görürüz ki, izlenen politikalarda tarihsel
yaşanmışlıklardan kaynaklanan fobiler belirleyici olmuştur.
Türkiye'nin fobileriyle şekillenen Rusya politikaları ise, bugün gelinen
noktada, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan yaklaşık 6 milyon Çerkes'i
aşırı derecede rahatsız eden uygulamalar zincirine dönüşmüştür. Çerkesler’in rahatsızlıklarını artık en etkin şekilde devlete, devletin
kurumlarına, hükümete, siyasi partilere ve Türkiye kamuoyuna yansıtmaları
zorunlu hale gelmiştir. Peki, Çerkesler devletin hangi uygulamalarından rahatsızlar? - Hem “ulus-devlet ideolojisinin” gereği olarak, hem de “Rusya Türkiye'de
kimlik bilincine sahip bir diaspora istemediği için” Çerkesler’in asimilasyona
tabi tutulmaları ve anadili eğitimi, Çerkesce radyo- televizyon ve etnik
kimliklerinin tanınması… gibi demokratik taleplerinin karşılanmamasından, - Gürcistan bile Çerkes soykırım ve sürgününü parlamentosunda kabul edip
Anaklia şehrinde soykırım anıtı dikerken, 6 milyon vatandaşı Çerkes olan
Türkiye'nin hiç bir duyarlılık göstermemesi, hiç bir adım atmamasından, - Üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen Çeçen mültecilere Rusların baskısı
nedeniyle mülteci statüsü sağlanamaması ve insanlık dışı şartlarda yaşamalarına
göz yumulmasından, - Çeçen mülteciler içindeki Çeçen Milli Mücadele önderlerinin Rus
ajanları tarafından öldürülmelerine göz yumulması ve faillerin ortaya çıkarılmamasından… Evet, Türkiye’nin fobilerinin yönlendirdiği politikalar Rusları öylesine cesaretlendirdi ki, şimdi de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Çerkesler Rus ajanlar tarafından hiçbir çekince duymadan açıktan açığa tehdit edilmeye başlandı. Bunun son örneği 21 Mayısta Rusların yaptığı Çerkes soykırım ve sürgününü Beyoğlu’nda Rus Konsolosluğu önünde protesto edilmesini örgütleyenlerden Kafkasya Forumu’ndan Çerkes aktivist Kuban Kural'ın Rus ajanlar tarafından takip edilerek ölümle tehdit edilmesi. Meydan
öylesine boş bırakıldı ki Rus ajanlar kendi topraklarındaki kadar rahat ortalıkta
cirit atıyor. *** Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, Çerkesler olarak sesleniyor ve diyoruz ki; Sayın Başbakan, Dünyanın bütün mağdur ve mazlum halklarıyla ilgileniyor, onların sorunlarını dünyanın gündemine taşımaya çalışıyorsunuz. Peki 6 milyonu ülkenizin vatandaşı olan soykırım ve sürgün mağduru Çerkes Halkına ne zaman sahip çıkacak, onların taleplerini ne zaman karşılayacaksınız? Onların can güvenlikleri sizin için ne zaman önemli hale gelecek? Ajandanızda Filistinliler, Somalililer, Suriyeliler, Kürtler, Romanlar, Aleviler yer alırken, niçin Çerkesler’e yer yok? Yoksa
Çerkeslerle ilgili duygularınız Rusya fobinize mi kurban oluyor? Sayın Başbakan, Biz Çerkesler’in asli nüfus unsuru, yani 6 milyonluk bir kitle Türkiye’de yaşıyor. Anavatanımızda ise azınlık durumundayız. Anavatanın geleceği Türkiye Çerkesleri’nin kimliklerini korumalarına bağlı. Biz burada dilimizi, kültürümüzü, etnik kimliğimizi kaybedecek olursak, anavatanımız Kuzey Kafkasya da Rus toprağı haline gelecek. Buna gönlünüz razı olacak mı? Kuzey
Kafkasya'nın Ruslaşması Türkiye’nin lehine mi? Sayın Başbakan, Türkiye Çerkes meselesinde Çerkesler’den yana taraf olmak zorundadır. 6 milyon Çerkes vatandaşından yana taraf olamayan bir Türkiye’nin bağımsızlığından söz edilemez. Çerkes halkı artık Çerkes sorununun dünya kamuoyunun gündemine taşınması ve haklarının talep edilmesi mücadelesinde Türkiye Cumhuriyeti devletini ve hükümetini yanında görmek istiyor. Konuşurken,
Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Gürcüsüyle, Çerkesiyle kardeşiz deniliyorsa ve bu
söylem samimi ise, gün artık Çerkes kardeşlerinize sahip çıkma ve onların
hakları için mücadele etme günüdür. Şu kesinlikle bilinmelidir ki; bundan sonra Ruslar tarafından değil öldürülmek, bir tek Çerkes'in dahi burnu kanayacak olursa, Çerkes halkı bundan devleti ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen hükümeti sorumlu tutacaktır. Çerkesler
artık kuru kuruya kardeşlik nutukları dinlemek istemiyor, icraat bekliyor. Çerkes Halkı Rusya'ya karşı fobilerine teslim olmuş devlet ve hükümet
politikalarına son verilmesini, halkının taleplerinin gereğini yerine getiren
bağımsız ve etkin politikaların hayata geçirilmesini bekliyor. Bu aynı zamanda
büyük ve bağımsız bir devlet olmanın gereğidir. Korkunun ise ecele faydası
yoktur. Çerkesler bugün olduğu gibi, bundan sonra da dillerini, kültürlerini, etnik
kimliklerini koruyarak, güçlü ve ileri demokrasiye sahip bir Türkiye için
mücadele etmeye devam edeceklerdir. Sayın Başbakan “Kürtçe ve Arapça seçmeli ders olacak” diye bir açıklama yapmışlardı. Çerkes Halkı olarak her halde Çerkesçe’yi unuttu diye düşünüyor ve kendisinden Çerkesçe’nin de seçmeli ders olacağına dair kamuoyuna bir açıklama yapmasını bekliyoruz. Bu
arada yine Başbakanımızın unuttuğu Çerkesce tv ve radyo talebimizi de hatırlatıyor
ve soruyoruz: Mademki hepimiz kardeşiz, Kürt ve Arap kardeşlerinize var da,
Çerkes kardeşlerinize niye yok? Vorepsov Adığager! |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
ÇERKESLERİN VAROLUŞ MÜCADELESİ - 24/01/2022 |
Devletimiz, Çerkeslerin varlıklarını yaşatmak, geleceğe taşımak ve atavatanlarına sahip çıkabilmek adına farklı arayışlar içine girmelerine yol açabilecek bir duyarsızlık içinde olmamalıdır. |
Çerkes Soykırımının 150. Yılında “Asimilasyona Hayır” Diyen Çerkesler ÇDP’yle “Biz de Varız” Diyecek - 01/06/2014 |
İnanıyoruz ki hayalini kurduğumuz geleceğin Türkiye’sinde Çerkes Halkı ve ÇDP belirleyici unsurlar olacaklardır. |
Sevgili Faruk Dok, - 14/04/2014 |
Son telefon görüşmemizde, “Çerkesleri dilinden, kültüründen, kimliğinden, tarihinden, anavatanından soyutlamayı amaçlayan, Çerkes Halkına iradesi dışında başkalarınca belirlenen, sınırları çizilmiş bir yaşam tarzını kabullenemiyorum” demiştin. |
Sayın Süleyman Soylu, - 02/02/2014 |
Bundan sonra da bu görmezden gelme tavrı devam edecek olursa Türkiye'nin en büyük üçüncü etnik unsuru olan Çerkes Halkı’nın politik tercihlerinin de buna göre şekilleneceğinin bilinmesi gerekiyor. |
Kimliğimizi Ne Cemaatlere, Ne De Başka Bir Etnik Kimliğe Feda Etmeyeceğiz! - 15/01/2014 |
Çerkes Halkı; kendi dili, kültürü, kimliğiyle eşit vatandaş olmak, varlığını geleceğe taşımak istiyorsa Türkiye’de ki en büyük üçüncü etnik unsur olarak siyasal gücünün farkına varmalıdır. |
Çoğulcu Demokrasi Hareketi - 20/11/2013 |
Çerkes Halkının kendine olan inancı ve geleceğine olan güveni tamdır. Halkımız geleceğin Türkiye’sinde kendi dili, kültürü ve kimliği ile eşit vatandaşlar olarak yaşama iradesini ortaya koymuştur. |
Toplumsal Hastalıklarımız - 11/11/2013 |
Çerkes halkının gerçek evlatları artık inisiyatifi ele almalıdır. Umudumuz ve geleceğimizi inşa edecek olanlar onlardır. |
Demokratik Açılım Paketi Çerkeslere Ne Diyor? - 02/10/2013 |
Açıkça görülüyor ki; devlet ve siyasi iktidar, varlıklarının ve taleplerinin mücadelesini verenleri muhatap alıyor ve haklarını veriyor; varlık mücadelesi vermeyenleri ve talep etmeyenleri Türk sayıyor, yok sayıyor. |
Sayın Başbakan’a Duyurulur ! Çerkeslerin de Demokratikleşme Paketinden Beklentileri Var. - 27/09/2013 |
Ama artık Çerkes halkı, siyasal yaşamda kendisini temsil edecek bir yapı ortaya çıkarabilecek siyasal bilince ve olgunluğa erişmiştir. En kısa zamanda organize olmak ve göz ardı edilen hassasiyetlerini siyasal platformlara kendisi taşımak zorundadır. |
Devamı |