• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi28
Bugün Toplam542
Toplam Ziyaret1062533
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Erol Kılıç Kutelia
erolkutalia@hotmail.com
Bağımsız Abhazya'nın, Bağımsız Abhazya Kilisesi Problemi
12/01/2012

Abhazya bağımsız bir ülke olup, bu bağımsızlığı Birleşmiş Milletler'e üye olan ve olmayan ülkelerce de tanınmıştır.

Hattâ, Rusya Federasyonu gibi BM Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi bir ülke de buna dahildir.
Abhazya çok dinli bir ülkedir.

Hıristiyanlık 4. yüzyıldan beri mevcuttur.

Abhazlar İslam'la ise 1555'de Osmanlılar vasıtası ile tanışmıştır.
Tüm Kafkaslar'da olduğu gibi, gerek Hıristiyanlık, gerek Müslümanlık veya bir başka deyişle din sosyal yaşamda hep ikinci sırada yer almış, ilk sırada daima habze olmuştur.

***

Abhazya Hıristiyanları'nın dini ritüelleri Grek ritüelleri gibidir, yani İstanbul'daki Fener Rum Patrikhanesi örnek alınmıştır.
1992-1993 Abhazya - Gürcüstan savaşından sonra Abhazya Ortodoks Kilisesi de facto olarak bağımsız kalmıştır.

Başlangıçta bağımsız olan Abhazya Kilisesi sonradan halkın iradesi dışında Gürcüstan'a bağlanmıştır.

Bugün Rusya Patriği 2. Aleksey, patrikhaneler arasında bir problem çıkmasın diye Abhazya Kilisesi'nin kendileri ile irtibatlı olmasını istemiyor.

Zaten Abhazlar da buna karşı; çünkü ibadet, tür ve şekilleri Grek motifleri taşıyor.

Ancak öte yandan Fener Ortodoks Patriği Bartholomeos da Gürcüstan Patriği 2. İliya ile arasının açılmasını istemediğinden Abhaz kilisesinin taleplerini duymazlıktan geliyor.

***

Şimdi bir anımı paylaşmak istiyorum izninizle...
Kafkas Abhazya Dayanışma Komitesi yönetiminde bulunduğum yıllarda, savaşın hemen akabinde Abhazya'dan bir dini heyet geldi ve patrik Bartholomeos'la görüşmek istedi.
Ben de Kurtuluş'taki bir Hıristiyan arkadaşım vasıtası ile randevu aldım. Heyette bir Rus asıllı papaz ve şimdiki Abhazya Episkoposu Plia bulunmaktaydı. Bu misafirlerimiz Yunanistan'da kutsal Aynoroz Adası'na gidip orada ibadet etmek için patrikten izin almak istiyorlardı. Randevu günü patrikhaneye gittik ancak patrik hazretleri randevumuz olmasına rağmen bizi kabul etmedi. Kabul etmedi çünkü Gürcüstan'dan patrikhaneye bizim papazların Abhazya'dan izinsiz çıktıklarına dair ihbar gelmiş. Yani onlar Türkiye'ye gelen gemiye binerlerken ispiyoncular da ihbarda bulunmuşlar.
Ruhban Plia muhatabına sordu:
- "Peki biz kimden izin alacaktık?"
Patrihanedeki görevliler kara kaplı büyük bir defteri açtılar ve
- "Sizin 2. David'den izin almanız lazımdı buraya gelirken" dediler.
Bizim Abhaz papaz Plia onlara şöyle cevap verdi:
- "2. David savaş çıkmadan Abhazya'yı ve cemaatini terk etti. Çünkü O Gürcüstan'ın Abhazya'ya saldıracağını biliyordu. Şimdi ise Tiflis'te. Ben böyle birinden izin alacak kadar küçülemem."

Patrikhane, Yunanistan'daki Aynoroz Adası'na gitmelerine de izin vermedi. Bizim iki papaz misafirimiz ise patrikhanedeki kilisede dua edip ayrıldılar.

Ben de çok üzüntü duydum, onlar da çok üzüldü. Söyleyecek kelime bulamıyorduk, kelimeler boğazımızda düğümleniyordu.

***

Eminönü'ne geldik Üsküdar vapuruna bindik, Üsküdar'da kaldıkları otele geldik.

Plia,
-"Erol üzülme, biz bunun peşini bırakmıyacağız. Buradan Yunanistan'a nasıl gideriz sen bize onu söyle" dedi.
- "O kolay, ben hallederim" diye cevap verdim.
Yunanistan'a telefon açtı. Sovyetler dağılınca Abhazya'dan Yunanistan'a giden Grek arkadaşları ile görüştü, onlar "siz gelin, biz sizi karşılarız" dediler.
Ertesi günün akşamı iki papaz misafirimizi Sirkeci Tren İstasyonu'ndan Atina'ya yolcu ettik. Abhazya sevgisi ile dolu Grekler bizim ruhbanları karşıladılar, onları misafir ettiler ve lüks özel bir yatla gerekli izinleri de alarak kutsal Aynoroz Adası'na yolcu ettiler.
İşte dostlar yurtseverlik bu.
Abhazyalı Grek yurtseverleri bunu gösterdiler.
Ha şunu da söyleyelim, Abhazya'nın özgürlük savaşında Grek kardeşlerimiz de yanımızda yer aldı. Hele bir baba ve 16 yaşındaki oğlu var ki hiç unutamam. Bu baba ve oğulu daha sonra geniş bir şekilde kaleme almak istiyorum.

***
Bugünlerde İstanbul Ortodoks Patrikhanesi'ne Abhaz Ortodoksları'nın dini temsilcilerinden Dbar başkanlığında bir heyet geldi ve sayın Bartholomeos ile görüşmelerde bulundu.
Bu vesile ile Ortodoks dünyasının ruhani liderine biz de buradan sesleniyoruz:
Sayın Bartholomeos,
Biz de sizin gibi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız.
Sayımız 500 binin üzerinde.
Müslümanız ancak Abhaz Ortodoks Kilisesi'nin de Abhazya Cumhuriyeti gibi bağımsız olmasını istiyoruz.
Ve bir dini lider olarak sizin Ortodoks Hıristiyan kardeşlerimizin dinsel problemlerini de özgürce düşünmenizi rica ediyoruz.


5162 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ABHAZYA’DA APARTMAN YASASINA ALTERNATİF DEVRE MÜLK YASASI OLABİLİR Mİ? - 09/08/2023
‘’Apartman Yasası’’ teklifine alternatif olarak Abhazya’da ‘’Devre Mülk’’ Yasası çıkartılabilirse, Abhazya’nın hassas olan demografik dengesine zarar vermeyeceği gibi, demografik yapısına süreç içinde olumlu katkısı olabilir.
3. ULUSLARASI ÇERKES KONFERANSI’NIN ARDINDAN… - 06/07/2022
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çerkes Dernekleri Federasyonu, Abhaz Dernekleri Federasyonu, Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu bir araya gelip, konu birliği, eylem birliği, takvim birliği için bir konfederasyon oluşturmalıdırlar.
SOSYAL MEDYA VE KUZEY KAFKAS HALKLARI - 16/01/2022
Sosyal medya günümüzde sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir sosyal baskı aracıdır. Bunun yanında kamuoyu oluşturma özelliği vardır.
GÖRDÜKLERİMİZ DUYDUKLARIMIZ YAŞADIKLARIMIZ - 15/12/2021
Bu ülkede zaman zaman milliyetçilik adı altında ırkçılık yapıldığını da gördük ve görüyoruz.
DÜĞÜNLERİMİZ SİLAH ATILAN POLİGON DEĞİLDİR! - 26/08/2021
Köy düğünlerinde silah atan magandalar artık kentlere de ulaşmış bulunmakta, hergün yeni bir yaralanma, ölüm haberi almaktayız.
AFGANİSTAN’DA ÖLEN ABHAZLAR VE MEGRELLER - 17/08/2021
Gürcistan çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir ülke olmasına rağmen Kartvel kozunu sürekli oynayıp, homojen bir Gürcistan yaratma, diğer halkları pasifize etme peşinde.
DİASPORALARIN GÜCÜ - 01/05/2021
Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlık savaşında Türkiye diasporasında yaşayan 5 milyondan fazla Kuzey Kafkasyalı birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler.
SUNİ DEVLET SINIRLARI SAVAŞ DAVETİYESİ DEĞİL Mİ? - 10/10/2020
Pergel ve cetvelle ülkelere suni sınırlar çizen emperyal devletlerin faşist yöneticileri, günümüz demokrasi ve insan hakları anlayışına göre savaş suçlusudur.
ABAZA KİMLİĞİ - ABAZALAR / ABHAZLAR: TEK MİLLET, ÜÇ DİYALEKT, İKİ AYRI ALFABE - 06/08/2020
Habze ve Apsuara’da kadınlar için söylenen bazı yaklaşımlar şöyledir. - Kadın evin kan damarıdır. - Evi ev, akrabayı akraba yapan kadındır. - Kadının olduğu yerde bıçak çekilmez
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi