
Ali İhsan Aksamaz
aksamaz@gmail.com
[Lazca-Türkçe masallar-1]
25/10/2025 Bir padişah, milletinin bazı konulardaki fikirlerini anlamak için tebdîli kıyafetle köyleri dolaşıyordu. Aynı gün diğer bir köye giderken gece yarısı oldu. Fakat padişah hâlâ yoluna devam etti. Yolda üç adamla karşılaşıp sordu: --Siz kimsiniz? Cevap verdiler: --Biz hırsızız. Padişah yalvardı: -Ben de sizinle geleyim, ganimetten bana da pay verin! Hırsızlar sordu: --Sen iş yapabilirsin ki?! Padişah bir süre düşündükten sonra hırsızlardan birine sordu: --Ya sen ne yapabilirsin?! --Ben, bir köpek havlayınca ne demek istediğini hemen anlarım. Padişah, ikinci hırsıza sordu: --Ya sen?! --Ben, dükkânların demir kapılarını öyle bir açarım ki, kimsenin ruhu bile duymaz! Padişah, üçüncü hırsıza da sordu: --Ya sen?! -- Bir gördüğüm insanı, isterse karanlıkta olsun, on yıl sonra yine görsem hemen tanırım. Padişah, hırsızlara şöyle dedi: --Ben de öyle bir insanım ki, elimi havaya kaldırdığım zaman adamı asarlar, elimi indirdiğim zaman asılacak adamı darağacından kurtarırım. Padişahın kendileriyle konuştuğundan hırsızların hiç haberi yok tabii. “Dört soyguncu” bir araya gelip hazineyi soymaya gitti. Tam da o sırada köpek havlamaya başladı. Padişah sordu: -- Köpek ne demek istiyor? O hırsız cevapladı: --“Siz hazineyi soyuyorsunuz ama sahibi yanınızda,” diyor. Padişah şöyle fısıldadı: --Doğru söylüyor! Zifirî karanlık, göz gözü görmüyor tabii. “Dört soyguncu” hazineyi soyup yüklü miktarda altın ve parayı hazineden taşıdılar. Çaldıkları bütün altın ve paraları bir mağaraya götürüp aralarında nasıl pay edeceklerini konuşmaya başladılar. Üç hırsız, padişaha şöyle söyledi: --Sen yeni hırsızsın. O sebeple de sana bizimki kadar pay düşmez. Padişah, lâfı değiştirdi: --Benim karnım acıktı, şimdi gidip biraz yiyecek getireyim de yedikten sonra altın ve paraları paylaşalım. Hırsızlar razı oldu: --Tamam! Padişah, buluşma yerine gidip vezirlerini çağırdı. Sonra da şöyle emretti: --Falanca mağarada hırsızlar barınıyor. Hemen onları yakalayıp bana getirin. Vezirler, üç hırsızı kıskıvrak yakalayıp padişahın huzuruna getirdiler. İkinci gün hırsızları infaz mahalline götürdüler. Padişah elini kaldırır kaldırmaz da o üç hırsızı astılar. ***** “P̆arameti”
Ar patişai miletişi fikrişi megnapuşeni mejakuneri dolokunute oput̆epes gulut̆u. Gzas dulumcu majura oput̆eşa olus, seriş gverdi diqu do xolo nit̆u. Gzas sum k̆oçi konagu. --Tkvan mi retya?- uǯu. --Çkin qaçağepe voretya,- coğabi meçes. Patişaik oxveǯu, manti tkvanik̆ala vort̆a do gonoçvale ok̆omirtitya. --Si mu dulya gaxvenen?- k̆itxes qaçağapek. Patişaik mʒika isimaduşk̆ule k̆itxu arteğis, si mu gaxvenenya? --Ma, coğorik na lalas, mu zop̆ons, mevagnepya. --Si?- k̆itxu majuras. --Ma demirişi nek̆nate genk̆ileri mağazepe eşo gomǯk̆ipki, mitik var nagnepsya. --Si?- k̆itxu masumas. --Mana bžiri k̆oçi, ginon mǯk̆upis t̆as, vit ǯanaşk̆ule xolo bžirana, viçinopya. --Manti aşo k̆oçi vore, çkimi xe jin eǯobzdaşi, k̆oçi goǯok̆idapan, tude geviğaşi, goǯak̆iduş k̆oçi mouşletinapya,- tku padişaik. Qaçağepes çkar mu uçkinan-ki, mutepek̆ala padişaik ğağalaps. “Otxo gomçvale” kok̆uik̆ates do seriş gverdis xazina get̆axuşa nit̆es. Em oras coğorik olalus kogyoç̆k̆u. --Coğarik mu zop̆onsya?- k̆itxu padişaik arteğis. --Coğorik zop̆ons kiya, tkvan xazina get̆axaginonan, hama saebi muşi tkvanik̆ala renya. --Emuk mtini lalupsya,- tku padişaik. Mǯk̆upi ren. Xazina koget̆axes. Dido altunepe do parape kagamiğes. Ar mağaraşa mindiğes do ok̆ortuşeni ğağalapt̆es. Padişais uǯves-ki, si ağne qaçaği re do çkinik̆onari pai var ganç̆enya. --Man gyari mşkions, vida, oç̆k̆omale komoviğa do ek̆ule ok̆ovirtatya,- uǯu padişaik. --K̆ai,- tkves majurapek. Padişai mendaxtu muşi k̆abinet̆işa, ducoxu vezirepes do çinadu-ki, ia mağaras qaçağepe meşaxenan do koç̆opit do ak momiqonitia. Vezirepek sum qaçağepeti koç̆opes do padişais muqones. Majurani ndğas qaçağepe goǯok̆iduşi yerişa koniqones. Padişaik xena eǯozdusteri, vezirepek qaçağepe kogoǯok̆ides. ![]() [Kaynak kişi: Fadime Osmanis Asuli K̆ak̆abaže, 1909 doğumlu, Sarpi köyü, Batum, (Kaynak kitap: Nodar K̆ak̆abaze, “Lazuri T̆ekst̆ebi/ K̆olxuri Seria- 11”, Gamomʒemloba Art̆anuci, Tbilisi, 2018), (Gürcü Alfabesinden Latin Alfabesine çevriyazı, düzenleme ve Lazcadan Türkçeye çeviri: Ali İhsan Aksamaz, İstanbul, 2020)] |
|
|
Yorumlar |
| Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
| [Lazca-Türkçe Masallar-6] - 13/12/2025 |
| Bir zamanlar adamın biri dağlık bir yerde ateş yakmış. Ateş, etrafa da yayılmış. Derken ateş bir ağacı da sarmış. O ağacın üstünde bir yılan oturuyormuş. Yılan, yanan ağaçtan kaçamamış. Orada sıkışıp kalmış. Haykırmaya başlamış. |
| [Lazca-Türkçe Masallar-5] - 06/12/2025 |
| Mulava Emmi, o yıl Budiati adlı yerde yeni bir tarla açmış. Bu yeni açılmış tarlada çok iyi de mısır yetişiyormuş. Gel gör ki mısırların körpe zamanında tarlaya ayı ve domuz dadanmış. |
| [Lazca-Türkçe Masallar-4] - 29/11/2025 |
| Bir varmış, bir yokmuş, bir dev varmış. Bu dev, köy halkının dereden su almasına izin vermiyormuş. Su almak için illa her gün bir genç kızı o deve verecekmişsin, işte o zaman dereye gitmene izin veriyormuş. |
| [Lazca-Türkçe masallar- 3] - 23/11/2025 |
| Kader, Akıl ile karşılaşıp sormuş: --Sen mi daha iyisin, yoksa ben mi? Akıl şöyle demiş: --İnsanoğluna sor, o sana söyler. Kader, bütün dünyayı dolaşmış. İnsanlara kulak vermiş; kimin bu konuda ne düşündüğünü anlamak istiyormuş. |
| [Lazca-Türkçe masallar-2] - 08/11/2025 |
| Bir eşkıya çok günah işlemiş. Doksan dokuz kişiyi öldürmüş. Bir gece yatmadan önce Allah’a dua etmiş: --Ne olur Allah’ım, bu günahlarımdan nasıl kurtulacağımı bana rüyamda göster! |
| LÂZCA-TÜRKÇE SÖZLÜ TARİH -15 - 22/09/2025 |
| --Adın ne? --Ğalibi. --Nerede doğdun? --1910 yılında Arhavi’de doğdum. --Anne ve baban var mı? --Hayır, onlar 1917 yılında Ünye’de vefat ettiler ... |
| LÂZCA-TÜRKÇE SÖZLÜ TARİH -14 - 17/09/2025 |
| Cihan Harbi sırasında bu çocuk beş yaşındaydı. Ailesiyle beraber [Arhavi] Çarmati köyünden muhacir çıkıp [Atina/] Pazar kentine gitti. |
| LÂZCA-TÜRKÇE SÖZLÜ TARİH -13 - 09/09/2025 |
| Şimdi, evimi nasıl inşa ettiğimi anlatacağım! Uzun zamandır bir ev inşa etmek istiyordum. Evi inşa etmek için lazım olan bütün ahşap malzemeye biz kereste diyoruz. Keresteyi de âdet olduğu üzere dağdan temin edecektim. |
| LÂZCA-TÜRKÇE SÖZLÜ TARİH -12 - 31/08/2025 |
| Hopa küçük bir şehir. Dört uzun sokağı var. Şehirde fırın var, bakkal var, çeşit çeşit mallar satan dükkânlar var, demirciler var, kalaycılar var. Sahan, tava, güğüm, kazan, tepsi, kepçe yapıp satan bakırcılar var... |
Devamı |