• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi19
Bugün Toplam556
Toplam Ziyaret1062547
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Erol Kılıç Kutelia
erolkutalia@hotmail.com
SUNİ DEVLET SINIRLARI SAVAŞ DAVETİYESİ DEĞİL Mİ?
10/10/2020

Emperyal devletlerin faşist yöneticileri cetvel ve pergel ile dünyanın birçok bölgesinde suni devlet sınırları çizip savaşlara, gözyaşlarına, hasretlere, özlemlere, diasporik yaşamlara davetiye çıkardılar.

Günümüzde emperyal devletlerin faşist yöneticileri tarafından çizilen suni sınırlar, en çok Ortadoğu ülkeleri ile Kuzey Kafkas ülkeleri Güney Kafkas ülkelerini barış, dostluk, kardeşlikten uzaklaştırmakta, savaşlara sebep olmaktalar.

Dünya faşistlerinin baş aktörü STALİN Güney Kafkas sınırlarını çizerken, gelecekte Ermenistan ve Azerbaycan bu suni sınırlar yüzünden savaşsın, Gürcistan rahat etsin diye düşündü.

Nahcıvan özerk bölgesi Azerbaycan Cumhuriyetine bağlı ancak Azebaycanla kara bağlantısı yok, arada Ermenistan toprakları var.

Stalin benzer bir tasarımı Kuzey Kafkas coğrafyasında da yaptı.

Bugün Ermenistan ve Azerbaycan arasında sınır savaşı hala devam etmekte. Bu kirli savaşın Kuzey Kafkasya coğrafyasına etkileri olacak, demografik dengeler, ekonomik dengeleri bozacaktır.

Bundan en çok etkilenecek ülkeler bağımsız Abhazya Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu içinde yer alan Adigey Cumhuriyeti olacaktır.

5 Ekim 2020 tarihinde 29. kuruluş yıldönümünü kutladığımız Adigey Cumhuriyetinin sınırları defalarca değişmesine rağmen faşist Stalin’in bu uygulaması hala doğal, tarihi sınırlara kavuşmuş değil.

Azerbaycan-Ermenistan savaşı Rusya Federasyonunda Krasnodar, Armavir ve Soçi bölgelerini de demografik olarak etkiliyecektir.

Keza Gürcistan Cumhuriyeti içinde Azeri halkının yaşadığı Borçalı bölgesi ile Ermeni halkının yaşadığı Javeti bölgesi de bu savaştan etkilenecektir.

Savaşın insancıl sosyal boyutu yanında büyük bir ekonomik boyutu da var.

Azerbaycan’ın petrol ve doğal gazı Gürcistan üzerinden Türkiye'ye gelmekte. Bu petrol ve doğalgaz hattı da savaşta hedef olmakta.

Gerek Güney Kafkasya, gerek Kuzey Kafkasya çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir bölgedir.

Halkların kardeşliğini dikkate almayarak homojen bir devlet hayal edenler, hayallerinin kurbanı olacaktır.

Azerbaycan devleti zaman zaman çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı yapısını dikkate almayarak sınırları içinde yaşayan Ermeni, Ezidi Kürtlerini, Kuzey Kafkas Kökenli Avar ve Lezgi halklarına insan haklarından uzak, demokrasi ile bağdaşmayan uygulamalarda bulunduğu da bir gerçek.

Yukarı Karabağ, SSCB döneminde özerk statüsü olan bir devletti.

“SSCB dağıldı, ben Yukarı Karabağ’da özerk bir yönetim tanımam” demek demokrasi ve insan hakları ile bağdaşır bir durum değildir.

Aynı yaklaşımı Gürcistan devletinde de gördük. 1992'de Gürcistan faşist yönetim ile kendilerine milliyetçi diyen aslında yüzde yüz ırkçı olan bazı Kartvel kesiminden şunları duyduk: “Gürcistan içinde Abhazlar olacak ama Abhazya diye bir idari bölge olmayacak.”

Oysa 1917'de SSCB'yi oluşturan birlik cumhuriyetlerinden biri de Abhazya Cumhuriyetiydi. Lenin öldükten sonra işbaşına gelen Gürcü Faşist Stalin, Abhaz halkının hür iradesini dikkate almayarak, halkın oyuna başvurmadan Abhazya'yı Özerk Cumhuriyet statüsüne indirerek Gürcistan'a bağladı.

SSCB dağıldıktan sonra işbaşında olan faşist yeni Gürcistan yönetimi, Abhazya'nın Özek Cumhuriyet statüsüne dahi tahammül edemeyerek 14 Ağustos 1992'de savaşı başlattı.

Özetle; pergel ve cetvelle ülkelere suni sınırlar çizen emperyal devletlerin faşist yöneticileri, günümüz demokrasi ve insan hakları anlayışına göre savaş suçlusudur.




1468 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ABHAZYA’DA APARTMAN YASASINA ALTERNATİF DEVRE MÜLK YASASI OLABİLİR Mİ? - 09/08/2023
‘’Apartman Yasası’’ teklifine alternatif olarak Abhazya’da ‘’Devre Mülk’’ Yasası çıkartılabilirse, Abhazya’nın hassas olan demografik dengesine zarar vermeyeceği gibi, demografik yapısına süreç içinde olumlu katkısı olabilir.
3. ULUSLARASI ÇERKES KONFERANSI’NIN ARDINDAN… - 06/07/2022
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çerkes Dernekleri Federasyonu, Abhaz Dernekleri Federasyonu, Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu bir araya gelip, konu birliği, eylem birliği, takvim birliği için bir konfederasyon oluşturmalıdırlar.
SOSYAL MEDYA VE KUZEY KAFKAS HALKLARI - 16/01/2022
Sosyal medya günümüzde sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir sosyal baskı aracıdır. Bunun yanında kamuoyu oluşturma özelliği vardır.
GÖRDÜKLERİMİZ DUYDUKLARIMIZ YAŞADIKLARIMIZ - 15/12/2021
Bu ülkede zaman zaman milliyetçilik adı altında ırkçılık yapıldığını da gördük ve görüyoruz.
DÜĞÜNLERİMİZ SİLAH ATILAN POLİGON DEĞİLDİR! - 26/08/2021
Köy düğünlerinde silah atan magandalar artık kentlere de ulaşmış bulunmakta, hergün yeni bir yaralanma, ölüm haberi almaktayız.
AFGANİSTAN’DA ÖLEN ABHAZLAR VE MEGRELLER - 17/08/2021
Gürcistan çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir ülke olmasına rağmen Kartvel kozunu sürekli oynayıp, homojen bir Gürcistan yaratma, diğer halkları pasifize etme peşinde.
DİASPORALARIN GÜCÜ - 01/05/2021
Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlık savaşında Türkiye diasporasında yaşayan 5 milyondan fazla Kuzey Kafkasyalı birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler.
ABAZA KİMLİĞİ - ABAZALAR / ABHAZLAR: TEK MİLLET, ÜÇ DİYALEKT, İKİ AYRI ALFABE - 06/08/2020
Habze ve Apsuara’da kadınlar için söylenen bazı yaklaşımlar şöyledir. - Kadın evin kan damarıdır. - Evi ev, akrabayı akraba yapan kadındır. - Kadının olduğu yerde bıçak çekilmez
GÜRCİSTAN'DA DİASPORİK HALK OLMAK - 08/07/2020
Barış, size de, bize de, Kafkasyamıza da, dünyamıza da gerekli. Homojen bir Gürcistan hayalinizden vazgeçin! Halkların kardeşliğinden korkmayın. Kafkasya size de bize de yeter.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi