• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi20
Bugün Toplam432
Toplam Ziyaret1062423
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Vahit Erdo
vahiterdo11@gmail.com
Dünyanın Düzeni mi Bozuluyor?
14/02/2019

Yalta Konferansı’nda dünya parsellendi, NATO, Varşova Paktı ve Bağlantısızlar  olarak dünya üç parçaya bölündü. 1973’de petrol fiyatlarının artması ile Arap şeyhlerinde petro-dolarlar birikti. Müslüman olduklarından, paralarını ülkelerinde üretime değil USA-İngiliz bankalarına faize yatırdılar. Dünya piyasasında kredi fazlalığı olunca kredi faizleri düştü. Durumu fırsata çevirmek isteyen Sovyetler Birliği’nin Stalinist elitleri ve (COMECON) bu ucuz paraya balıklama dalarak borçlandılar. Zamanla dünya emtia fiyatları düşünce, SSCB ve COMECON ülkelerinin batıya sattıkları ham ve yarı mamül hammaddelerin fiyatı düştü. Batı banklarına olan borçlarını ödeyemez hale düşünce Polonya’dan başlayarak tümü malen iflas etti. Bu bunalımdan da iktidarda kalarak çıkmak isteyen Stalinistler yüzlerini batıya döndüler ve “dünya çok kutuplu bir düzene evriliyor” ön görüsü ile SSCB’ni parti kararı ile dağıtınca kapitalizmin globalleşmesinin önü açılmış oldu.

Kapitalizim 15 yy’da İtalya’da ortaya çıktı. Amerika  kıtasının keşfi ile Avrupa’ya getirilen kıymetli madenler talep yaratıp piyasa oluşturunca, kapitalizm İngiltere’de ete kemiğe büründü yeni kıtaların keşfi ile getirilen kıymetli madenlerin işlenmesi ve yeni  keşif bölgelerden mal talebi de doğunca, kapitalizm serpilip geliştiği  oranda dünya sistemi olmaya başladı. Ulus devletlerin doğuşuna ortam hazırlandı ancak bir çok bölgede farklı millet-din-inanç sahibi toplumlar, yeni uluslaşan devletlerin coğrafi alanlarında kaldıkları için devlet zoru ile dikta rejimlere biat ettirildiler.

ABD ile SSCB arasındaki hayatın her alanındaki vahşi rekabet bilimsel teknik devrimlerin tetikleyicisi oldu. ABD'nin tüm yeni buluşları üretim süreçlerine devretmesi ile 74 yıl gibi  kısa dönemde tarihte benzeri görülmemiş devasa üretim patlaması oldu. SSCB’nin uzaya çıkması rekabeti kâinata yaydı. ABD uzaydan para kazanmaya başladı.

Trump’ın  milliyetçi korumacı politikaları kapitalizmin tüm dünyayı sarmasını yavaşlatıyor ancak nafile gayret. Gidişatın belirleyicisi KÂR HIRSI her şeyin önünü açıyor, açacaktır. Kapitalizmin ürünü olan, meta, finans ve kapitalist ideolojinin tüm dünyayı sarmasının önünde kdv, gümrük vergileri, rüşvetler  var. Ama asıl reforme edilmesi gereken İslam dini ve Moskova’daki, ırkçı, ganimetçi, işgalci Putin rejimidir.

Ayrıca  ulus devletlerin baskısı sonucu  özgürlüğünü kazanamamış esir haklar, yani, milli dini ve bölgecilik çatışmaları kapitalizmin ilerleyişini engelliyor, geciktiriyor. Ticari yolları tıkıyor, yenilerinin açılmasını engelliyor. Bu nedenle Globalizm dönemine  uygun çözümler (kantonlar federasyonu,vs) gündeme geliyor, esir halklara tarihi bir fırsat  doğuyor.

Burada iki alıntı yapalım. İ. Wallerstein: Dünyadaki tüm ekonomiler ve toplumlar biribirlerine organik bir şekilde bağlıdırlar. Merkezde yer alan gelişmiş ve erken kapitalistleşmiş ülkeler sermaye transferine ihtiyaç duyan az gelişmiş ülkelerin kaynaklarını kendi çıkarları adına merkezi ülkelere aktarmaktadırlar. Bu sermaye transferleri, N.  Kandaryef'e göre her 54 yılda bir gel-gitler yaparak, merkez ve çevre ülkeleri arasında döngüler şeklinde biteviye 5 asırdır devam ediyor. Sermaye kendi evine döndüğünde, çevre ülkelerde mali krizler sonucu devrimler, reformlar meydana geliyor.

Sovyetler Birliği'ni dağıtan elitler şu anda Rusya’da iktidardalar. Ancak “dünya çok kutuplu bir düzene geçecektir” ön görülerini hazindir ki hayat doğrulamadı. Dünyada tek sistem kapitalizim ve patronu USA dır. 2002’den başlayarak  Putin Federasyonu’ndaki halkların Sovyet zamanında  kazanılmış tüm demokratik haklarını Stalin gibi zorla  budayarak, Rusya’yı üniter  devlete  çevirdi. Bu  klasik  Rus şövenizmi-militarizmini yeşertip devlet rejimi haline getirmek, kendi içindeki öteki halklara ve Rus milleti için de çok ağır sorunlar  yarattı: adalet, eğitim, sağlık ve devlet sosyal-siyasal organlarındaki kayırmacılık, rüşvet, milli, dini ayrımcılık, haklının mağduriyeti, vs. Toplumun yönetime yabancılaşmasının had safhaya ulaşması -örneğin nüfusun % 30’u başka ülkelerde yaşıyor- tek adam yönetimi sorunları çözemiyor, artırıyor. Tüm sorunlar erteleniyor. Ana dilde eğitimin seçmeli, yani zımnen yasaklanması, tüm bu emareler dağılmaya çeşnedir ve Globalizim tarafında bu sahte federasyon dağıtılacaktır. Tataristan Sibirya ve Kafkasya Moskova'nın dikta ve sultasında kopacak bağımsızlaşacaktır. Ezilen halkların bu yeni durumda tarihsel sosyal birikimleri ve siyasi becerilerine ve global konjonktürle olan  ilişkilerine göre tüm coğrafyalar yeniden yapılanacaktır.

Çok marifet var insanda selamlar.



1058 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

4. SANAYİ DEVRİMİ ve VİRÜS - 21/04/2020
Enerjinin maliyeti sıfırlanınca toplumsal ilerleme ivme kazanacak, sınıflar sınırlar ortadan kalkacak, belki de her gün bayram olacak.
ANAYASA ve KAFKASYA - 29/03/2020
Türkiye’deki bir avuç Çerekes aydının kurduğu ÇDP dünyadaki tüm Kafkaslıların biricik partisidir. Onun da temel işlevi ortak bir tarih bilincinin oluşmasını sağlamaktır. Değilse bir adım dahi atılamaz.
RUS ELÇİSİNDEN TARİH DERSLERİ - 16/02/2020
Suriye’deki teröristlerin Türkiye sınırlarını geçip eylem yapmalarına Türkiye’nin cevabını haklı bulan Büyükelçi, Çarlık zamanında Çerkeslerin de Rusya sınırını geçerek terör estirdiklerini, Çarın da Kafkasya'ya müdahale ettiğini söylüyor.
ÇİN - UYGUR - 30/12/2019
Kafkasya’daki mücadelenin temeli, demokrasi ve insan hakları ve ulusların kendi kaderini tayin hakları temelinde geliştirilirse, dünya genel politikasında güçlü devletlerin anlık taktik politik çıkarlarına malzeme olunmaz.
NEREDE KALMIŞTIK, NE DEMİŞTİK? - 16/12/2019
Devletlerin resmi ideolojisine uygun ısmarlama tarih kitapları gerçek üstü palavralarla dolu oluyor. Nitekim Osmanlı ve Türkiye tarihlerinin de hem ısmarlama olanı, hem de gerçek olanı vardır.
GLOBALİZM ve KAFKASLILAR - 04/09/2019
Kafkas önderleri ve aydınları her dönemde olduğu gibi 1917’de ve 1991’de pazar dağılırken tezgah açtıkları için tarihte yaşandığı gibi her seferinde elleri böğürlerinde kaldı.
İ.T.C. + CHP= KEMALİZM - 16/08/2019
Siyasi İslam ve Kemalistler’in miadı dolmuştur. Evrensel normları temel alan, samimi, çoğulcu demokrasiyi savunan, en geniş insan haklarını savunan ve tüm toplumu eşitlik temelinde birleştirici bir harekete ihtiyaç vardır.
BİZ BU FİLMİ İKİ DEFA İZLEMİŞTİK - 08/07/2019
Trabzon’daki konuşmasında “Mustafa Kemal’in izindeyim, Topal Osman’a bağlıyım” diyen Ekrem İmamoğlu, milletin istediği gibi değil de asıl bağlı olduğu önderleri gibi hareket etmeye başlayabilir.
NE OLACAK DA HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK? - 17/06/2019
Viyana bozgunundan sonra Doğu ile Batı arasında ortada sıçan politikasını uygulayan Osmanlı elitleri tüm savaşları kayıp ettiler ve Osmanlı dağıldı. AKP hala aynı geleneksel orta da sıçanı oynuyor.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi