• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi21
Bugün Toplam559
Toplam Ziyaret1062550
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Semerkew
Erol Kılıç Kutelia
erolkutalia@hotmail.com
Anayasalar Devletlerin Aynasıdır
02/10/2018

 Tek dil, tek kültür, tek folklor (Halk bilimi) tek din, tek mezhep insanın, insan olma normlarına aykırıdır.

Milliyetciliğin dozu kaçırılırsa varacağı son nokta ırkçılıktır.

Milliyetcilik bir ideolojidir. Irkçılık ise bir ideoloji değildir. Irkçılık acil tedavisi gerekli bir psikolojik hastalıktır. Günümüz ve gelecek  için ırkçılık büyük bir felakettir.

Önce insan olmak lazımdır.

İnsan olabilmek için de;

1- Sevmeyi bileceksin.

2- Üzülmeyi bileceksin

3- Saygıyı bileceksin

4- Paylaşmayı bileceksin.

 Günümüzde ülkelerin anayasalarına bakacak olursak, insan hak ve hürriyetlerini dikkate alıp, insanlık için olmazsa olmazları öne alan anayasalar çok azdır.

Bu özellikte anayasalar Orta Doğu coğrafyasındaki ülkelerde hiç yoktur.

Dünyada ise birkaç ülke dışında insan hak ve hürriyetlerini öne alıp garanti veren demokratik bir anayasayı bulmak çok zordur.

Her anadilin yaşam hakkı vardır. Demokratik hukuk devletlerinin bir görevi de her anadilin yaşamı için gerekli ortamı sağlamaktır.

Devletlerin anadilleri öldürüp anadiller mezarlığına defnetme gibi bir görevleri yoktur. Bu insanlıkla da bağdaşmaz.

Dünyanın en eski devletlerinden biri olan genç bağımsız Abhazya Cumhuriyeti’nin anayasası, “ben demokratik hukuk devletiyim” deyip anadillere yaşam hakkı tanıyan, anadillerin özgürce kullanılmasını garanti eden dünyanın nadir ülkelerinden biridir.

Abhazya Cumhuriyeti anayasasının anadiller ile ilgili maddesi şöyledir:

MADDE 6: ''Abhazya Cumhuriyetinin resmi dili Abhazçadır. Rus dili de Abhazça’nın yanında hükümetin, halkın ve diğer kuruluşların dili olarak tanınır.

Devlet Abhazya’da yaşayan bütün etnik grupların dillerini özgürce kullanmalarını garanti eder.''

Görüldüğü gibi Abhazya Cumhuriyeti’nde yaşayan bütün etnik grupların anadilleri teminat altındadır.

Abhazya Cumhuriyeti vatandaşı tüm halklar; anadilleri ile eğitim alabilir, radyo-televizyon, gazete yayınlıyabilir.

Abhazya Cumhuriyeti vatandaşı Megrel/Lazlar’ın,  Gürcistan’da olmayan ve kısa vadede olmayacak gibi görünen Megrel/Lazça radyo-televizyon, gazete yayını ve Megrelçe eğitim alanları mevcuttur.

Megrel/Laz kardeşlerimizin Abhazya Cumhuriyeti Anayasası’ndan kaynaklanan bu demokratik haklarının kullanılmasından Gürcistan’daki aşırı milliyetçiler rahatsız olmaktalar.

Gürcistan’daki aşırı milliyetçi (Kartveller) Megrel/Lazçayı etimoloji kurallarını hiçe sayarak bir kartvel diyelekti olarak görmekteler.

Megrelçe/Lazça bir kartvel diyelekti değil bugün sayıları milyonları bulan bir halkın anadilidir.

Keza Svança'da bir kartvel diyelekti değil, sayıları yüzbinleri bulan bir halkın anadilidir.

Unutmayalım son konuşanı rahmetli tahmada Tevfik ESENÇ ile Kuzey Kafkas dillerinden UBUHÇA Anadolu topraklarında ölmüş ve ölü diller mezarlığında yer almıştır.

Vergisini bu ülkede ödeyen, harcadığı elektrik faturaları üzerinden onlarca yıldan beri yüzde iki TRT payı ödeyen ve ödemekte devam eden bu ülke vatandaşı Çerkes/Abhaz ve Lazlar anadilleri ile yayın yapan bir TRT kanalından mahrumdur.

Aynı TRT ve yine bir devlet kurumu olan Anadolu Ajansı bugün 41 anadilde yayın yapıyor.

Bu anadillerin sahibi halkların büyük çoğunluğu bu ülkede vergi vermedikleri gibi, her ay harcadıkları elektrik faturaları üzerinden yüzde iki TRT payı da ödemiyorlar.

TRT bugün Afrika dilleri üzerinden yayın yaparken Çerkesçe’yi, Abhazça’yı ve lazça’yı yok kabul ediyor.

Anadolu topraklarının otohton halklarından Lazların kendi anadilleri Lazça ile TRT tarafından yayın yapılması Gürcistan’ın aşırı milliyetçilerini kızdıracaktır.

Varsın kızsınlar, Abhazyada Megrel/Lazça yayın yapılıyor ona da kızıyorlar ama kızmakla kalıyorlar.

Çünkü her anadilin yaşam hakkı vardır.

Asimilasyon insanlık suçudur.

Gelin hep beraber insanlık ortak paydasında buluşalım.

Hakkımız olan anadillerimizle TRT yayınlarını isteyelim.

Hak istemek ayıp değildir, suç da değildir.

Bölücülük değildir, hainlik de değildir.

Bugün çocuklarımız için anadillerimiz ile TRT yayını istemezsek suçlu olacak biziz.

Anadillerimiz ile TRT Radyo-Televizyon yayını istiyoruz ve istemeye devam edeceğiz.

Çifte standartlar yıkılmalı, seslerimiz ve renklerimiz solmamalıdır.



1349 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ABHAZYA’DA APARTMAN YASASINA ALTERNATİF DEVRE MÜLK YASASI OLABİLİR Mİ? - 09/08/2023
‘’Apartman Yasası’’ teklifine alternatif olarak Abhazya’da ‘’Devre Mülk’’ Yasası çıkartılabilirse, Abhazya’nın hassas olan demografik dengesine zarar vermeyeceği gibi, demografik yapısına süreç içinde olumlu katkısı olabilir.
3. ULUSLARASI ÇERKES KONFERANSI’NIN ARDINDAN… - 06/07/2022
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çerkes Dernekleri Federasyonu, Abhaz Dernekleri Federasyonu, Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu bir araya gelip, konu birliği, eylem birliği, takvim birliği için bir konfederasyon oluşturmalıdırlar.
SOSYAL MEDYA VE KUZEY KAFKAS HALKLARI - 16/01/2022
Sosyal medya günümüzde sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir sosyal baskı aracıdır. Bunun yanında kamuoyu oluşturma özelliği vardır.
GÖRDÜKLERİMİZ DUYDUKLARIMIZ YAŞADIKLARIMIZ - 15/12/2021
Bu ülkede zaman zaman milliyetçilik adı altında ırkçılık yapıldığını da gördük ve görüyoruz.
DÜĞÜNLERİMİZ SİLAH ATILAN POLİGON DEĞİLDİR! - 26/08/2021
Köy düğünlerinde silah atan magandalar artık kentlere de ulaşmış bulunmakta, hergün yeni bir yaralanma, ölüm haberi almaktayız.
AFGANİSTAN’DA ÖLEN ABHAZLAR VE MEGRELLER - 17/08/2021
Gürcistan çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir ülke olmasına rağmen Kartvel kozunu sürekli oynayıp, homojen bir Gürcistan yaratma, diğer halkları pasifize etme peşinde.
DİASPORALARIN GÜCÜ - 01/05/2021
Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlık savaşında Türkiye diasporasında yaşayan 5 milyondan fazla Kuzey Kafkasyalı birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler.
SUNİ DEVLET SINIRLARI SAVAŞ DAVETİYESİ DEĞİL Mİ? - 10/10/2020
Pergel ve cetvelle ülkelere suni sınırlar çizen emperyal devletlerin faşist yöneticileri, günümüz demokrasi ve insan hakları anlayışına göre savaş suçlusudur.
ABAZA KİMLİĞİ - ABAZALAR / ABHAZLAR: TEK MİLLET, ÜÇ DİYALEKT, İKİ AYRI ALFABE - 06/08/2020
Habze ve Apsuara’da kadınlar için söylenen bazı yaklaşımlar şöyledir. - Kadın evin kan damarıdır. - Evi ev, akrabayı akraba yapan kadındır. - Kadının olduğu yerde bıçak çekilmez
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi