“Bir insanın kimliğini inkar etmek o insanı inkar etmek demektir. Kendisini Kürt kimliği ile Arap kimliği ile Boşnak kimliği ile artık ne gelirse aklınıza... Hepsi, kim, ne varsa bu topraklar üzerinde kendi kimliğini rahatlıkla söyleyecektir."Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TBMM Genel Kurulunda 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın son gününde Hükümet adına eleştirileri yanıtlarken, “Bir insanın kimliğini inkar etmek o insanı inkar etmek demektir. Kendisini Kürt kimliği ile Arap kimliği ile Boşnak kimliği ile artık ne gelirse aklınıza... Hepsi, kim, ne varsa bu topraklar üzerinde kendi kimliğini rahatlıkla söyleyecektir. O kimliğe saygı duyacağız. O kimliğin bütün kültürel haklarını, Anayasal haklarını vereceğiz, tanıyacağız.'' dedi. Milletin kürsüsünde söyledikleri her söz ve eylemin, millet tarafından kaydedildiğini ifade eden Arınç, demokrasinin denetim mekanizmasını milletin işlettiğini, kesintisiz olarak siyaset kurumunu incelemeye, takibe devam ettiğini söyledi. “Bu sorumluluk duygusuyla diyoruz ki milletimizin vekaletini taşıdığımıza göre, siyaset şeklimiz ve üslubumuz da milletimizin hayat üslubundan bağımsız olamaz” diyen Arınç sözlerini, ''Demokrasiden, adaletten, hukuktan muradımız şudur: Birimiz vatanın sahibi, diğeri vatandaş; birimiz hükümdar, diğeri teba olmayacak; birimiz ev sahibi, diğeri misafir olmayacak'' diye sürdürdü. Bütün vatandaşların, bütün gayretleriyle imar ve inşa ettikleri bu ülkede, bu vatanda, bu memlekette dostça, kardeşçe yaşayacaklarını dile getiren Arınç, siyasetten muratlarının bu olduğunu anlattı. -''Türkiye'nin vakarına yaraşır bir duruş
sergiledik'' -''Kürtlerin varlığı en az bin seneden beri
gerçektir''- Geçmiş dönemlerde inkarcı ve asimilasyoncu bir inanç böyle yapmamış olabilir. Onların da Türkiye'nin bugün başına neler açtığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Bir insan kendi kimliğinden şeref duyar. Sayın Baykal da Sayın Kılıçdaroğlu da 'etnik kimlik o insanın şerefidir' diyor. Yani bu sözü söylerken şüphesiz sadece 'Ben kürdüm, ben Arabım' demesi, 'ben filanca etnik gruba mensubum' demesini birbirinden ayırmayacağız. Hepsine saygı duymak, hepsinin doğuştan gelen insan haklarına sahip olduğunu bilmek zorundayız. Kürt meselesi veya Kürt kimliği, 3 sene önce, 30 sene önce, 20 sene önce ortaya çıkmış bir kimlik değildir. Kürtlerin varlığı en az bin seneden beri bir gerçektir. Bunu inkar edemezsiniz. Bunu inkar ederseniz 80 öncesine döneriz, 80 sonrasına döneriz. Sayın Elçi, Bakanlık yaptığı dönemde 'Ben Kürdüm ve Türkiye'de yaşayan şu kadar Kürt var' dediği için 2,5 yıl cezaevinde kalmıştır. O günlere dönmemizi mi istiyorsunuz? Bir insanın kimliğini inkar etmek o insanı inkar etmek demektir. Kendisini Kürt kimliği ile Arap kimliği ile Boşnak kimliği ile artık ne gelirse aklınıza... Hepsi, kim, ne varsa bu topraklar üzerinde kendi kimliğini rahatlıkla söyleyecektir. O kimliğe saygı duyacağız. O kimliğin bütün kültürel haklarını, Anayasal haklarını vereceğiz, tanıyacağız.'' -''İnkar
etmeyeceğiz''- Irkçılığa ve olumsuz milliyetçiliğe karşı olduklarına
dikkati çeken Arınç, şöyle devam etti: BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan'ın Bursa'nın Yenişehir ilçesi doğumlu olduğunu, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ile yan yana siyaset yaptığını belirten Arınç, ''Demek ki Türk kimlikli bir siyasetçi ile Kürt kimlikli bir siyasetçi aynı partide birlikte çalışabiliyorlar. İftihar etmemiz lazım. Ben seviniyorum. Bu demokrasinin gücüdür. Sayın Zana'nın 10 sene sonra burada gelip and içmesi demokrasinin gücüdür. Millet seçiyor, gelecek siyaset yapacaklar. Sadece orada mı? MHP içinde de Kürt kardeşimiz vardır, siyaset yapıyor. CHP içinde de arkadaşlarımız vardır, siyaset yapıyor. Benim partimin içinde pek çok Kürt kökenli kardeşimiz var. Birlikte siyaset yapıyoruz. Onlarla iftihar ediyoruz'' diye konuştu. |
2267 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |